Van Nelle fabrikası Dünya Miras Listesinde
Rotterdam'daki mimarlık harikası eski tütün fabrikası Van Nelle fabrikası Katarda düzenlenen Dünya Miras Komitesi toplantısında Dünya Miras Listesine kabul edildi.
1927 - 1930 yılları arasında Brinkman ve Van der Vlught tarafından tasarlanan Van Nelle fabrikası, Rotterdam Belediyesi tarafından ünik karakterinden dolayı UNESCO Dünya Kültür Mirası listesi için aday gösterilmişti.
Tütün, kahve ve çay için üç üretim ünitesinden oluşan Van Nelle fabrikaları bir çok farklı alandaki yeni fikirlerin bir özetidir. 20. yüzyıla ait bir takım kültürel ve teknik anlayışların radikal uygulamasını ortaya koyduğu gibi, aydın bir girişim ruhunu da simgeliyor.
Fabrika
1995 yılında üretimi durdurulan fabrika, 5 yıllık bir tadilat sonrası ofis olarak bir çok firmaya ev sahipliği yapıyor.
Ana hacim üç fabrikadan oluşuyor. Sekiz katlı tütün fabrikası 1928'de tamamlanırken, altı katlı kahve fabrikası ve üç katlı çay fabrikası 1929'da tamamlanmıştı.
Bu fabrikaların iki ucunda ve aralarında merdivenler bulunuyor. Bunlar tuvaletlerle bağlantılı olduğundan, basamaklar erkeklerin ya da kadınların özel kullanımlarına göre değişken olarak belirlenmişti.
Yerçekimi kuralına dayanarak ürünler, sürecin her aşamasında kat kat aşağıya doğru hareket ediyordu. Bu üç fabrikanın yüksekliklerindeki azalma da böylece her bir ürünün üretim aşamalarının sayısı ile açıklanabilir.
İşlenmemiş kahve üst kata getiriliyordu. Burada ham kahvenin kalite kontrolünün rengine bakılarak yapılabilmesi için kuzey ışığının içeri girmesine izin veren çatı pencereleri bulunuyor. İki kat aşağıda, asma kattan kontrol edilen kahve makinelerinin bulunduğu, iki kat yüksekliğinde, olağanüstü bir mekan mevcut. Mallar nakledilmek üzere, galeriler yoluyla giriş kattaki paketleme bölümünden sevk binasına iletiliyordu. Üç fabrikanın yerleşimi, sanki üretim süreçleri doğrudan malzemeye dönüştürülmüş ya da binalar endüstriyel faaliyetlerin cam ve çelik bir zarla kaplanmasından başka bir şey değillermiş gibi okunuyor.
Yapı
19 metrelik bir derinliğin yeterli gün ışığı oranını sağlayabilmesi konusunda karara varabilmek için çalışmalar yapıldı. Bu da fabrika kat planlarının doğrusal yerleşimini uygun bir şekilde açıklıyor.
Sonuç olarak yaratılan geniş cam cephenin, aynı zamanda firmanın modern bir şirket olarak tüzel kimliğine de hizmet etmesi amaçlandı. Binanın daha hızlı ve ucuz bir şekilde yapılmasını sağlaması ve yangına karşı dayanıklı olması nedeniyle, betonarme yapısal sistem tercih edildi.
Yapı mühendisi VViebenga, gün ışığının serbestçe girişini sağlayan ve kirişli sisteme göre kat başına 50 cm. inşaat kalınlığı kazandıran, kirişsiz mantar döşeme çözümünü ortaya koydu. Bu da özellikle iç taşımada sağlanan tasarruf olmak üzere, hem inşaatta hem de üretim aşamasında birçok avantaj sağladı.
Kanyak: Tuğçe Selin Tağmat
FACEBOOK YORUMLAR