`Karamürsel sepeti` Çin yolunda

Osmanlı padişahlarından Sultan Abdülaziz'e içinde hediye götürülmesiyle üne kavuşan, sadece bıçak kullanılarak kestane ve fındık ağacından yapılan Karamürsel sepeti, Çin'e satılacak. 

Karamürsel sepeti imalatçısı Ali Koygun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Osmanlı padişahlarının meşhur ettiği Karamürsel sepetinin, üretiminin devam etmesi için mücadelesini sürdürdüğünü belirterek, Türkiye'de Karamürsel sepetinin üretimini yapan tek kişi olduğunu söyledi.

Koygun, geçen yıl, Karamürsel sepetinin Yunanistan'daki Komotini Sepet Müzesi'nde bir mücevher gibi sergilendiğini belirterek, "Karamürsel sepeti, her yerde örgü tekniği, malzemesi ve işçiliğiyle çok ilgi görüyor. Kestane ve fındık ağacından el yordamıyla sadece çakı ve bıçakla yapılan sepette, kesinlikle vernik ya da tik yağı kullanılmıyor" dedi.

Koygun, şunları söyledi:

"Karamürsel'de yetişen zeytinlerden elde edilen halis zeytinyağı sürülerek sepetin daha fazla dayanma ve haşerelerden korunması sağlanıyor, tamamen organik sepet. Siparişe göre günde 10 sepet yapabiliyoruz. Yunanistan'ı gezmeye gelenler, bu bölgedeki müzeyi gezmek için kişi başı 5 avro vererek, hatıra fotoğrafı çektirip, hikayesini dinliyorlar."

- "Çin'den talep var"

Koygun, ticaret ve üretimde dünya devi olarak bilinen Çin'e, Karamürsel sepeti ihraç edeceklerini vurgulayarak, "Dünyanın her yerinden gelen maillerden ürünlerimizi kargoyla tüketicilere ulaştırmaya çalışıyoruz. Şu ana kadar Almanya, Kıbrıs, Yunanistan, Arap ülkeleri, İngiltere, Fransa, Belçika, İsviçre, Hollanda, Amerika'nın Miami ve Florida eyaletlerine, Karamürsel Sepeti gönderdik. Çinli firmalardan da ürünlerimiz hakkında talep geldi. Bu bizim üretim, kalite ve tercih edilebilirlik konusunda iyi işler yaptığımızı gösteriyor. Numuneler hazırlanıp, gönderildikten sonra bizimle çalışmaya devam edeceklerini belirttiler" değerlendirmesinde bulundu.

Koygun, son zamanlarda Türkiye'ye giren Çin malı sepetlerde kanserojen madde görülmesini üzüntüyle karşıladıklarını bildirerek, kendi ürünlerinin tamamen organik malzemeden yapıldığını kaydetti.

-"Ufacık tefecik gördün de Karamürsel sepeti mi sandın?"

Karamürsel sepetinin tarih kitaplarında yer aldığını bildiren Koygun, sepetin hikayesinin ortaya çıkışını şöyle anlattı:

"Efsaneye göre, Sultan Abdülaziz'in Hereke'deki av köşküne geldiğini haber alan Karamürsel eşrafı, padişaha bir hediye götürmeye karar verir. İtinayla toplanan kirazlar bir sepetin içinde padişaha sunulur. Bu değişik ve oldukça sade hediyeyi gören padişah, biraz şaşırarak biraz da küçümseyerek hediye sepetini şöyle bir süzer. Bir yandan da içinde ne olduğunu merak eder. Gümüş bir tepsi getirilir ve sepetin içindeki kirazlar tepsiye boşaltılır. Sultan Abdülaziz hayretle şöyle mırıldanır, 'Sepeti ufak tefek gördük amma içindekini tepsiye sığdıramadık.' Karamürsellilerin, 'Ufacık tefecik gördün de Karamürsel sepeti mi sandın?' esprisi bu efsaneden doğdu."