İsrail'in Mescid'i Aksa'ya yönelik ihlallerine tepkiler

Filistin Hizmetler ve Araştırma Merkezi (DocP) Başkanı Sonja Zimmerman, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallerine ilişkin, "Eğer uluslararası toplum 'yeter artık, buraya kadar' demez ise İsrail'in zulmü sona ermeyecektir." dedi.

Hollanda'da faaliyet gösteren merkezin başkanı Zimmerman, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik ihlallerine ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Zimmerman, Mescid-i Aksa'nın kapatılması ve etrafından yaşanan olaylar için çok üzgün olduğunu belirterek, "İsrail yıllardır yavaş yavaş Mescid-i Aksa etrafında yasaklar getirerek sınırlar koymaya başladı. İsrail, bu yasaklarla birlikte kendi askerlerini arzuları olan Mescid-i Aksa etrafında konuşlandırarak söz sahibi olduklarını gösterip o bölgeyi kendilerine mal etmek istiyor. İsrail, yıllardır saldırgan bir şekilde Filistin halkına zulüm ediyor." ifadelerini kullandı.

İsrail'in varlığını genişletmek için arayışlar içerisinde olduğunu ve Filistinlilere ait bölgelerde hegemonya elde etme yolunda ilerlediğini kaydeden Zimmerman, "Hedefine, Mescid-i Aksa'yı ihlal ederek, altında kazı çalışmaları yaparak ve yasa dışı yerleşim planları ile oradaki Filistinlileri kovarak adım adım yaklaşıyor. İsrail'in yaptığı bu eylemler, agresifleşerek işgal etme eylemidir." diye konuştu.

- Uluslararası topluma çağrı

Birleşik Milletler (BM) gibi uluslararası kurumların İsrail'in durdurulmasında zayıf kaldığını savunan Zimmerman, şunları söyledi: "BM, İsrail'in eylemlerine karşı karar üstüne karar alıyor ama İsrail bu kararları yok sayarak BM'yi antisemitizmle suçluyor. BM üyeleri alınan bu kararlara destek çıkmaz ve mücadele etmezse bazı insani yardımların dışında BM kendi başına bir şey yapamaz. Eğer uluslararası toplum, 'yeter artık, buraya kadar' demez ise İsrail'in zulmü sona ermeyecektir."

- "Halkın kayboluşunu izleyeceğiz"

İsrail yanlısı şirketlerin boykot edilmesi ve yaptırım uygulanması için baskı yapmaya çalıştıklarını kaydeden Zimmerman, "Temennim daha çok insanın orada yapılanların yanlış olduğunu ve Filistinlilerin haklarının ihlal edildiğini görmeleridir. Yapılan zulme karşı sessiz kaldığımız takdirde orada bir halkın kayboluşunu izleyeceğiz. Bu haksızlığı düzeltmek için bireysel, grup halinde veya hükümetler ile mücadelede bulunmamız lazım." değerlendirmesinde bulundu.