İslam "alem"ine üç kuşaktır hizmet ediyorlar
- Kaybolmaya yüz tutan mesleklerden alem ustalığı, bu işin merkezlerinden Bursa'da yaşayan Akbaş ailesi tarafından üç kuşaktır sürdürülüyor - Alem ustası Akbaş: - "Son yıllarda camiler dışında dekoratif anlamda ev ve iş yerleri için alem siparişleri alıyoruz. Bazı vatandaşlar, özel günlerde hediye etmek için alem talebinde bulunuyor"
BURSA (AA) - VEDAT YÜCEBAŞ - Türkiye'de kaybolmaya yüz tutan meslekler arasındaki alem ustalığı, Bursa'da Akbaş ailesi tarafından üç kuşaktır yaşatılmaya çalışılıyor.
Ailenin üçüncü nesil temsilcilerinden Rıza Akbaş, AA muhabirine, alem imalatının Bursa dışında Trabzon'un Akçaabat, Samsun'un Bafra, Afyonkarahisar'ın Sandıklı ilçelerinde el işçiliği, İstanbul'da da pirinç döküm tekniğiyle yapıldığını söyledi.
Alemin 15-16 işlemden geçerek oluşturulduğunu, şekillendirmenin önemli bölümünün hassas çekiç darbeleriyle ortaya çıktığını belirten Akbaş, kaybolmaya yüz tutan bu önemli mesleği ayakta tutmanın mücadelesini verdiğini anlattı.
Akbaş, işi ağabeyiyle yürüttüklerini, erkek evlat sahibi olmadıkları için mesleğin Bursa'da kendilerinden sonra bitmesinden endişelendiklerini dile getirerek, şunları kaydetti:
"İşimizi severek sürdürüyoruz. Türkiye'de pek çok caminin minaresiyle minber, kubbe ve şadırvanlar için alem yaptık. Son yıllarda camiler dışında dekoratif anlamda ev ve iş yerleri için de alem siparişleri alıyoruz. Bazı vatandaşlar, özel günlerde hediye etmek için alem talebinde bulunuyor. Alemlerimizi yurtdışına da veriyoruz.
Özellikle ABD, İsviçre, Hollanda, Yunanistan, Bulgaristan, Arnavutluk, Makedonya, Kosova ve Türkmenistan'dan sipariş geliyor."
- "Alemciyim' dediğimde gülüşme oluyor"
Akbaş, alem boylarının minare yüksekliği ve kullanım amacına göre değiştiğini ifade ederek, çift şerefeli minareler için iki metre, tek şerefelilere 1 metre 80 santimetre, kubbeler için ise 1,5 metrelik alemler yaptıklarını, minber ve şadırvanlarda kullanılanların ise daha küçük olduğunu söyledi.
Alemi, dayanıklı olması ve asırlar boyu kullanılabilmesi amacıyla bakırdan imal ettiklerini aktaran Akbaş, "Bazı toplantı ve gecelerde 'Mesleğiniz nedir?' diye soruyorlar. 'Alemciyim' dediğimde gülüşme oluyor. Akla kulüpler, barlar geliyor ama camilere hizmet ettiğimi anlatınca şaşırıyorlar" diye konuştu.
Akbaş, mesleğin dedesinden babasına, ondan da kendisine ve ağabeyine geçtiğini vurgulayarak, dedesinin yaptığı alemlerden birini eskicide bulduğunu, hatıra kalması için satın aldığını sözlerine ekledi.
FACEBOOK YORUMLAR