Hollanda'nın skandal tavrına tepkiler

Tunus eski Cumhurbaşkanı Merzuki: "Düşman, öldürücü darbeyle amaçladığı sonuca ulaşamayınca uzatma savaşına başvuruyor. Bu savaşın iki türü var. İlki, dahili cepheyi parçalamak için söylenti ve karalayıcı propagandalarla yürütülen yumuşak savaş, ikincisi ise diplomatik ve iktisadi abluka uygulayarak gerçekleştirilen şiddetli savaştır" "Bu savaşta, Türklerin hassas olduğu iki şey tehdit altında olacak. Avrupalıların Türk yönetimini, hukuki gerekçelerle AB'ye üyelik müzakerelerini durdurmakla ya da NATO'dan çıkarmakla tehdit etmesini uzak bir ihtimal olarak görmüyorum"

Dinle

13 Mart 2017 - 17:46

Tunus eski Cumhurbaşkanı El-Munsif el-Merzuki, Türkiye'nin 15 Temmuz'daki darbe girişiminde başarısız olan düşmanlarının "uzatma savaşına maruz kaldığını" ifade etti.

Merzuki Ehli Sünnet Alimleri Birliğinin sitesinde "Darbenin Başarısız Olmasının Ardından Komplocular Ne Yapıyor?" başlığıyla yayımlanan makalesinde, Hollanda'nın Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'ya yönelik skandal tavrını değerlendirdi.

"Düşman, öldürücü darbeyle (FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbesi) amaçladığı sonuca ulaşamayınca uzatma savaşına başvuruyor. Bu savaşın iki türü var. İlki, dahili cepheyi parçalamak için söylenti ve karalayıcı propagandalarla yürütülen yumuşak savaş, ikincisi ise diplomatik ve iktisadi abluka uygulayarak gerçekleştirilen şiddetli savaştır." ifadesini kullanan Merzuki, terör saldırıları ve darbe planı başarılı olmayınca Türkiye'yi zayıflatmak için bu yollara başvurulduğunu belirtti.

Merzuki, Türk hükümetinin darbecilere yönelik icraatlarıyla ilgili ilk karalayıcı propagandanın, insan hakları ve hukuk devleti gibi argümanlar olacağını, bununla da amaçlarının sadece karalamak değil darbeye karşı zafer kazanılmasını sağlayacak "temizliğin" yapılmasını engellemek olduğuna işaret etti.

Başarısız darbe girişiminden sonra Türkiye'ye açılan uzatma savaşında, darbecilerin haklarının ihlal edildiği iddiasında bulunulduğunu belirten Merzuki, bu kapsamda Türk hükümetine uluslararası yaptırımlar uygulanması yoluna dahi gidilebileceğini, bunun Batı'nın "ikiyüzlü diplomasi" anlayışından kaynaklandığını ifade etti.

"Şiddetli savaş"ta ise Türkiye'nin tüm zenginlik kaynaklarının ve ekonomisinin hedef alındığını vurgulayan Merzuki, Arap ülkelerindeki karşı devrimin bu savaşta birinci derecede rol oynadığını kaydetti.

Merzuki, "Bu savaşta, Türklerin hassas olduğu iki şey tehdit altında olacak. Avrupalıların Türk yönetimini, hukuki gerekçelerle AB'ye üyelik müzakerelerini durdurmakla ya da NATO'dan çıkarmakla tehdit etmesini uzak bir ihtimal olarak görmüyorum." değerlenmesinde bulundu.

"Bu savaş Ehli Sünnet'in savaşı ve Türkiye burada tek kalmamalı" ifadesini kullanan Merzuki, ancak Türkiye'nin bununla tek başına mücadele etmek zorunda kalacağı varsayımının daha olası göründüğünü kaydetti.