Hollanda'nın Çavuşoğlu'nun uçağının iniş iznini iptal etmesi
AB Bakanı ve Başmüzakereci Çelik: "Türkiye'nin bakanları Avrupa'daki resmi makamlardan izin alarak orada vatandaşlarımızla toplantı gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Bunlar kamu güvenliği diye izin vermiyorlar ve 'kamu güvenliği çerçevesine tedbir aldık' diye birtakım bahaneler üretiyorlar. Aslında bu bahanelerin arkasında ırkçı, faşist, demokrasiye karşı, insan haklarına karşı, İslamofobik ve antisemitik yaklaşımlar olduğunu biliyoruz" "Bizim Irak ve Suriye'ye 1295 kilometre sınırımız var, bu sınırın öteki tarafında Irak devletinin ve Suriye devletinin bir otoritesi kalmamış durumda, orada ulusal ordu gücü yok, polis gücü yok. Ama burada DEAŞ terör örgütüyle de PKK terör örgütüyle de PYD'yle biz mücadele ediyoruz. Biz yabancı bir siyasetçi gelse hiçbir siyasetçinin burada yapacağı toplantıyı, bu kadar terör örgütünün tehdidine maruz kalmamıza rağmen 'kamu güvenliği vardır', kamu güvenliği sebebiyle iptal etmeyiz" "Hollanda Başbakanı, Almanya Dışişleri Bakanı gelsinler Yumurtalık'ta buyursunlar miting yapsınlar. Yumurtalık halkı onların kamu güvenliğini sağlar, bundan da çekinmez, gelsinler demokrasiyi burada öğrensinler, demokratik kültürü burada öğrensinler"
Yumurtalık ilçesinde bir düğün salonunda vatandaşlarla bir araya gelen Çelik, yaptığı konuşmada, 15 Temmuz'da Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin Türkiye'yi işgal etmek üzere yapıldığını söyledi.
FETÖ'nün Türkiye'nin tapusunu alarak yabancı bir devlete peşkeş çekeceğini ifade eden Çelik, "Her siyasi partiden her görüşten vatandaşımız bu darbe girişimine karşı o gece sokaklara döküldü. Bu teröristlere karşı mücadele ettiler." diye konuştu.
Bakan Çelik, 15 Temmuz gecesi görevde bir koalisyon hükümeti olması halinde, girişimin engellenmesinde büyük zorluk yaşanacağını aktararak, "Bu millet darbecilere karşı nasıl direnileceğini son derece açık bir irade ile ortaya koymuştur." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın halkıyla beraber darbeye karşı sokakta olduğunu anımsatan Çelik, şunları kaydetti:
"Bugün sabah arkadaşlar göndermişler, Almanya'daki haftalık dergilerin tamamının kapağında Sayın Cumhurbaşkanımızın resmi var. O resmin altında, Sayın Cumhurbaşkanımızı kötüleyen yazılar var. Hani bu ülkelerde basın özgürlüğünden bahsederler ya, ama bütün dergiler aynı kapakla çıkmış ve neredeyse hemen hemen hepsi aynı başlığı kullanmış. Sizce bunu niye yapıyorlar, niye Cumhurbaşkanımız üzerinden yurt dışında bu kadar kara propaganda, neredeyse tek elden yönetiliyor? Neden bakanlarımızın yurt dışındaki vatandaşlarımızla buluşmasına izin vermiyorlar? Ben AB Bakanı olarak onlara sürekli şunu hatırlatıyorum, 'gücümüz, paylaştığımız ortak değerler, insan hakları, demokrasi, hukuk devleti, sürekli bunları hatırlatıyorsunuz, biz de sizlere bunları hatırlatıyoruz.' diyoruz. Toplantı, gösteri hakkı demokrasinin ana temasıdır, ana ögesidir. Bizler oraya gittiğimiz zaman, gerek salonlarda gerek diğer yerlerde toplandığımız zaman vatandaşlarımızla toplanırken, o ülkenin kamu güvenliğini tehdit edecek hiçbir açıklamada veya tavırda bulunmuyoruz. Tam tersine vatandaşlarımıza, oradaki toplumla entegre olmalarını, eğitim kurumlarına çocuklarına göndermelerini, kariyer yapmalarını, o toplumlara katkıda bulunmalarını söylüyoruz."
"Bakanlarımızın yurt dışına çıkışları engellenmeye çalışılırken, uçuş izinleri iptal edilirken şöyle bir gerekçe söylüyorlar, 'Kamu güvenliği ve iç güvenlik açısından tehdit oluşturuyor.' diyorlar." ifadesini kullanan Bakan Çelik, "Sayın Cumhurbaşkanımın Almanya'daki bir toplantıya telekonferansla katılmasını bile yargı kararıyla engellediler ama PKK terör örgütünün yöneticilerinden Cemil Bayık, Almanya'daki bir PKK toplantısına telekonferansla katılabiliyor. Ya da Hollanda'da FETÖ'ye mensup teröristler, ya da PKK terör örgütüne mensup teröristler rahatça dolaşabiliyor, toplantı yapabiliyor. Gerçi bunu yaparak, vatandaşlarımızla buluşmamızı engelleyerek, 16 Nisan'da onlara sandıklardan 'evet' çıkmasının Türkiye için anlatmamızın önüne set çektiklerini zannediyorlar. Fakat farkında değiller, bu yaptıklarıyla, aslında çeşitli konularda yeterince zihni berraklaşmamış vatandaşlarımızın veya kararsız durumdaki vatandaşlarımızın bile kararını 'evet' yönünde netleştirmiş oluyoruz. Onlar Türkiye'nin cumhurbaşkanına saldırdığı zaman, Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin bakanlarını engellemeye çalıştığı zaman, bizim vatandaşımızın onlara vereceği cevap bellidir." değerlendirmesinde bulundu.
- Hollanda'nın, Çavuşoğlu'nun uçağının iniş iznini iptal etmesi
Bakan Çelik, Hollanda hükümetinin Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun uçağının iniş iznini iptal etmesine ilişkin şunları kaydetti:
"Türkiye'nin bakanları Avrupa'daki resmi makamlardan izin alarak orada vatandaşlarımızla toplantı gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Bunlar kamu güvenliği diye izin vermiyorlar ve 'kamu güvenliği çerçevesine tedbir aldık' diye birtakım bahaneler üretiyorlar. Aslında bu bahanelerin arkasında ırkçı, faşist, demokrasiye karşı, insan haklarına karşı, İslamofobik ve antisemitik yaklaşımlar olduğunu biliyoruz. Bizim Irak ve Suriye'ye 1295 kilometre sınırımız var, bu sınırın öteki tarafında Irak devletinin ve Suriye devletinin bir otoritesi kalmamış durumda, orada ulusal ordu gücü yok, polis gücü yok. Ama burada DEAŞ terör örgütüyle de PKK terör örgütüyle de PYD'yle biz mücadele ediyoruz. Biz yabancı bir siyasetçi gelse hiçbir siyasetçinin burada yapacağı toplantıyı, bu kadar terör örgütünün tehdidine maruz kalmamıza rağmen 'kamu güvenliği vardır', kamu güvenliği sebebiyle iptal etmeyiz. Hollanda Başbakanı, Almanya Dışişleri Bakanı gelsinler Yumurtalık'ta buyursunlar miting yapsınlar. Yumurtalık halkı onların kamu güvenliğini sağlar, bundan da çekinmez, gelsinler demokrasiyi burada öğrensinler, demokratik kültürü burada öğrensinler."
Bakan Çelik, bütün bu bahanelerin arkasında başka bir şey olduğunu vurgulayarak " Bunlar kendi değerlerinden uzaklaşıyorlar. Türkiye'ye karşı yürütmek istedikleri rekabeti, maalesef önümüzdeki dönemde Almanya'da, Hollanda'da ve Fransa'da seçimler var, orada bu aşırı sağcılar, İslamofobik, antisemitik siyaset üretenler yükseliyorlar. Zannediyorlar ki biz Türkiye karşıtlığı üretirsek bunlarla baş ederiz, bunların oy almasını engelleriz. Ama hep beraber göreceğiz, seçimler yaklaşıyor. Kim Türkiye karşıtlığı yapıyorsa Avrupa'da oy kaybeder." ifadesini kullandı.
16 Nisan'daki halk oylamasının önemini anlatan Çelik, karşılarındaki cephenin Türkiye'nin iyiliğini istemediğini sözlerine ekledi.
FACEBOOK YORUMLAR