Hollandalı Müslümanlardan burka yasağına tepki
Birlik Partisinin lideri Arnoud van Doorn: Kadınların giyim özgürlüğü kısıtlanırken kadınlara özgürlük verilmesi için bu yasa tasarısının gerekli olduğunu savunmak iki yüzlülüğün zirvesidir Güvenlik ve Adalet Vakfı Başkanı Nourdeen Wildeman: "Yasa tasarısı aslında sadece politik bir sembol olarak onaylandı. Bunu yapanlar iyi bir şey yaptıklarını zannetse de anlaşılan Müslümanların anayasal özgürlük haklarının kısıtlanması kabul edilebilir bir hale gelecek gibi" Bilgi ve İletişim Teknolojis
Hollandalı Müslümanlar, ülkede eğitim ve sağlık sektörü, toplu taşıma araçları ile devlet dairelerinde uygulanacak burka yasağı yasasının onaylanmasına tepki gösterdi.
Aşırı sağcı Özgürlük Partisinden ayrılarak Müslüman olan Birlik Partisinin lideri Arnoud van Doorn, AA muhabirine yaptığı açıklamada, burka yasağı yasasının "hayal kırıklığı" olduğunu söyledi.
Söz konusu yasağın, Hollanda demokrasisi için utanç verici olduğunu vurgulayan van Doorn, "Kadınların giyim özgürlüğü kısıtlanırken, kadınlara özgürlük verilmesi için bu yasa tasarısının gerekli olduğunu savunmak iki yüzlülüğün zirvesidir." dedi.
Van Doorn, Müslümanların özgürlük hakkının daha da çok kısıtlandığına işaret ederek, "Bu ajandalarında olan İslam'ın 'modernize' edilmesidir. Yani İslam'a ait her şeyin toplum içerisinde yasaklanması. Alınan bu karar da bunun ilk adımı. Gelecek adına endişeliyiz." dedi.
- "Burkalı kadınlar adım adım daha çok baskı altında kalıyor"
Burka yasağının, Müslümanların haklarının kısıtlanması için atılan başka bir adım olduğunu söyleyen van Doorn, "Burka yasağı sadece burka giyinenler için değil aslında. Herkes bir sonraki adımın burkanın dışarıda da yasaklanması olacağını bekliyor. Bu, özgürlük haklarının kısıtlanmasıdır. Burkalı kadınlar adım adım daha çok baskı altında kalıyor." ifadesini kullandı.
Güvenlik ve Adalet Vakfı Başkanı Nourdeen Wildeman da yasa tasarısının onaylanmasının çok olumsuz bir gelişme olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Bununla hiçbir problem çözülmeyecek. Yasaklanan dört sektörde de şu anda bununla ilgili hiçbir problem yok.Yasa tasarısı aslında sadece politik bir sembol olarak onaylandı. Bunu yapanlar iyi bir şey yaptıklarını zannetse de anlaşılan Müslümanların anayasal özgürlük haklarının kısıtlanması kabul edilebilir bir hale geleceğe benziyor."
Sorulması gereken sorunun "Bu gelişme nasıl devam edecek" olduğunu dile getiren Wildeman, "Hollanda'da çok az olan burkalı kadınların hiçbir problem çıkarmadığı halde bu şekilde cezalandırılmasına bakılırsa o zaman sırada ne var? Müslümanların anayasal özgürlük haklarının bazı insanlar için fazla anlam ifade etmediğini ya da kolayca kenara atıldığını görüyoruz." diye konuştu.
- "Bazıları siyasi çıkarları doğrultusunda yasa tasarısının onaylandı"
Bilgi ve İletişim Teknolojisi Proje Müdürü Bas van Noppen, uzmanların ve Danıştayın, gereksiz ve din özgürlüğünü kısıtladığı gerekçesiyle tavsiye etmemesine rağmen, bazılarının siyasi çıkarları doğrultusunda yasa tasarısını onaylandığına dikkati çekti.
Van Noppen, özgür ve farklı toplulukların olduğu bir ortamda beraber yaşayabilmek için anayasal değerler ve prensiplerin süreklilik gerektirdiğini savunarak, "Ben yasa tasarısının onaylanması ile siyasetin olumsuz etkilerinden oluşan ayrıştırmadan, ülkedeki din özgürlüğünün gidişatından ve sosyal izolasyona sebebiyet verebilecek olumsuz etkilerinden kaygılıyım." değerlendirmesinde bulundu.
Hollanda Senatosu, uzun süredir üzerinde tartışılan burka yasağı yasasını onaylamıştı. Yasada, eğitim ve sağlık sektörü, toplu taşıma araçları ve devlet dairelerinde yüzün tanınmayacak şekilde tekstil, maske veya kask gibi unsurlarla örtünmesi yasaklanıyor.
FACEBOOK YORUMLAR