Gıda Enflasyonu Toplantısı
-İTO Yönetim Kurulu Başkanı Çağlar: "(Gıda fiyatlarındaki artışın enflasyona etkisi) Artış aracılardan değil, doğrudan doğruya üretim maliyetindeki artıştan kaynaklanıyor. Üreticiyi de perakendeciyi de potansiyel suçlu ilan etmek doğru değil"
Çağlar, Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) ile İTO Gıda İhtisas Komitesi'nin düzenlediği Gıda Enflasyonu Toplantısı'nda, hanelerin toplam tüketiminin yüzde 25'ini gıda harcamalarının oluşturduğunu söyledi.
Enflasyonun ciddi bir tehdit olduğuna işaret eden Çağlar, enflasyon çift haneye oturursa bunu aşağıya indirmenin zor olduğunu kaydetti.
Çağlar, dünya gıda fiyatlarının tarihi düşük olduğu bir noktada içerideki gıda enflasyonun kabul edilebilir olmadığını vurgulayarak, "Sorunu çözmek için sebebi doğru tespit etmeliyiz" dedi.
Gıdada üretim maliyetindeki artışın sebebini anlamak için üretimin en önemli üç girdisine bakılması gerektiğine işaret eden Çağlar, Türkiye'nin mazot, gübre ve tohumda dışa bağımlı olduğunu dile getirdi.
Çağlar, üç yılda dolarda yüzde 60'ın üzerinde artış gerçekleştiğini, kurun artmasının hem girdi maliyetini artırdığını, hem de arzı dengeleyecek ithal ürünü pahalandırdığını ifade etti.
Gübre fiyatlarında ortalama yüzde 20, tohum fiyatlarında ise yüzde 30 artış olduğuna dikkati çeken Çağlar, "Demek ki gıda fiyatını kalıcı olarak düşürebilmek için bu girdilerde dışa bağımlılığı azaltmak zorundayız" şeklinde konuştu.
- "Türkiye'nin bir seferberlik halinde tarım ve hayvancılıkta ciddi adımlar atması gerek"
Çağlar, gıda fiyatlarındaki artışın enflasyona etkisiyle ilgili, "Artış aracılardan değil, doğrudan doğruya üretim maliyetindeki artıştan kaynaklanıyor. Üreticiyi de perakendeciyi de potansiyel suçlu ilan etmek doğru değil" dedi.
Tarımda Türkiye'nin iklim ve coğrafya avantajını tamamlayacak reformlara ihtiyaç olduğunu vurgulayan Çağlar, Türkiye'nin bir seferberlik halinde tarım ve hayvancılıkta ciddi adımlar atması gerektiğini kaydetti.
Çağlar, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"10 yıl, 20 yıl öncesine göre gübre fiyatları ne kadar düşmüş? Gübresinden tohumuna kadar dışa bağımlılığı azaltabildik mi? Traktöre konan bir litre mazot, Hollanda'daki traktör ile aynı mı? Verimli topraklarımızı rekabetçi fiyattan tohumla ekebiliyor muyuz? Tarlaları rekabetçi fiyattan sürebiliyor muyuz? Toprağımızdan rekabetçi ürün fışkırabiliyor mu? Çiftçimiz bilinçli tarım yapıyor mu? Akıllı üretim tekniklerini yeterince kullanabiliyor mu? Gençleri yeniden tarım sektörüne çekebiliyor muyuz? Arazilerin verimsiz, küçük parçalara ayrılmasını, tarım arazilerinin inşaata alanına dönüşmesini ne kadar önleyebildik? Bunlar elbirliği ile atmamız gereken adımlar. Şanslıyız ki, bizi dinleyen bir hükümetimiz var. Bakın, geçtiğimiz hafta iki bakanımız odamızı ziyaret etti. Sorunlarımızı aktarma, çözüm bulma şansımız var. Yeter ki teşhisi doğru koyalım. Türkiye tarımdan, toprağından vazgeçemez. Aracısından, toptancısından, perakendecisinden vazgeçemez."
İTO Meclis Başkan Yardımcısı Ahmet Özer ise aracı sektörünün yok edilmesinin ülke ekonomisini tekelin insafına bırakacağını söyledi.
"Kasti yapılan tarlada 5 rafta 25 yaygaraları bunun içindir" diyen Özer, aracının karının 3 ile 8 arasında olduğunu, bu rakamlar kar gibi görünse de büyük bir kısmının aracının toptancının değişik giderleri olduğunu kaydetti.
Özer, şunları da kaydetti:
"Hemen hemen tüm sektör toptancıları bu marjlar ile çalışır. Toptancı, yani aracı, daha doğrusu alıcı mekanizmalarının yok edilmesi, üreticinin arz talep dengesi doğrultusunda fiyat belirleyememesine sebep olarak büyük zararlarına sebebiyet vermekte, tüketici de görüntü de avantajlar ile son durumda zarar etmektedir."
Toplantıda akademisyen Prof. Dr. Kerem Alkin de dünyadaki gıda fiyatları ve bunun enflasyona etkisi ile ilgili bir sunum yaptı.
İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dursun Topçu ile EGD Başkanı Celal Toprak'ın da hazır bulunduğu toplantıda İTO üyeleri gıda fiyatları ve enflasyonla ilişkisine yönelik sunumlar yaptı.
FACEBOOK YORUMLAR