DÜZELTME Osmanlı, Hollandaya 25 bin kuruş para yardımı yapmış
Osmanlı Padişahı 5. Mehmet Reşat Han'ın 1916'da büyük sel felaketi yaşayan Hollanda'ya, Birinci Dünya Savaşının zorlu şartlarına rağmen para yardımında bulunduğu ortaya çıktı Başbakanlık Osmanlı Arşivinde bulunan ve mağdur Hollanda halkına yardım yapılabilmesinin önünü açan "Meclis-i Vükela Müzakerelerine Özel Zabıtname 24 Rebiülevvel 1334/30 Ocak 1916 Kararı" yazılı belge, aynı zamanda Osmanlı Devletinin insani yardım konusunda da son derece duyarlı olduğunu gösteriyor Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erdöl: "5. Mehmet Reşat Han'ın bu insani yaklaşımı sonrasında, Hollanda Dışişleri Bakanlığı, Kraliçe'nin teşekkürlerini ileten bir telgraf göndermiş ve Hollanda'nın İstanbul Büyükelçisinin Bab-ı Ali'ye giderek yapılan bu yardımın çok makbule geçtiğini iletmesi istenmiştir" "Mevcut Hollanda yönetimi vefasızlığı seçmiştir. Yaşanan bu olaylar sadece bir vefasızlık değil, aynı zamanda ülkemizdeki birliğe ve beraberliğe kasteden tüm şer odaklarına kapılarını sonuna kadar açmak suretiyle hainlerle iş birliğine dönüşmüştür"
Osmanlı Padişahı 5. Mehmet Reşat Han'ın 1916'da büyük sel felaketi yaşayan Hollanda'ya, Birinci Dünya Savaşının zorlu şartlarına rağmen para yardımında bulunduğu ortaya çıktı.
Başbakanlık Osmanlı Arşivinde bulunan ve mağdur Hollanda halkına yardım yapılabilmesinin önünü açan "Meclis-i Vükela Müzakerelerine Özel Zabıtname 24 Rebiülevvel 1334/30 Ocak 1916 Kararı" yazılı belge, aynı zamanda Osmanlı Devletinin insani yardım konusunda da son derece duyarlı olduğunu gösteriyor.
Belgede, "Hollandalı sel mağdurlarına masarıf-ı fevkalade fonundan 25 bin kuruş verilmesi konusunun Maliye Nezareti Vekaletine bildirilerek, Hariciye Nezareti'ne malumat verilmesi uygun görüldü." ifadeleri bulunuyor.
Öte yandan, yardım karşısında dönemin Hollanda Kraliçesi adına, ülkenin Dışişleri Bakanlığından İstanbul Sefiri'ne (büyükelçi), Osmanlı hükümetine teşekkür edilmesini öngören bir telgraf iletildiği görülüyor.
Hollanda Dışişleri Bakanlığı tarafından yazılan telgrafta, Hollanda'nın İstanbul Sefiri Van Der Does de Willebois'a hitaben, "Buradaki Türk Elçisi, hükümeti adına, su baskınlarında zarar görenler için 2.387,90 florini banka hesabına yatırmıştır. Elçi Nusret (Sadiullah) Bey'e, kraliçenin hükümeti adına hemen teşekkürlerimi bildirdim. Fakat bunun yanında sizin de ilk fırsatta Bab-ı Ali'ye giderek bu yapılan yardımın çok makbule geçtiğini iletmenizde fayda var." ifadelerine yer veriliyor.
- Dönemin Hollanda Kraliçesi yardım için teşekkür etmiş
Konuya ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulunan Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl, belgenin, Osmanlı Devletinin insani yardım konusundaki duyarlılığının göstergesi olduğunu ifade ederek, "Aynı zamanda 1916'da mağdur Hollanda halkına yapılan yardım da bu duyarlılığın bir sonucudur." dedi.
Erdöl, Hollanda'nın 1916'da büyük bir sel felaketi yaşadığını, bunun üzerine ülkenin büyük bir kısmının sular altında kaldığını ve yaklaşık 35 Hollandalının boğularak hayatını kaybettiğini aktararak, şunları kaydetti:
"Osmanlı Padişahı 5. Mehmet Reşat Han, Birinci Dünya Savaşının zorlu şartlarına rağmen mağdur Hollanda halkına yardım elini uzatmıştır. 5. Mehmet Reşat Han'ın bu insani yaklaşımı sonrasında Hollanda Dışişleri Bakanlığı, Kraliçenin teşekkürlerini ileten bir telgraf göndermiş ve Hollanda'nın İstanbul Büyükelçisinin Bab-ı Ali'ye giderek yapılan bu yardımın çok makbule geçtiğini iletmesi istenmiştir. 5. Mehmet Reşat Han'ın yapmış olduğu bu insani yardımın belgelerini Osmanlı Arşivlerinden temin ettik ve kamuoyu ile paylaşıyoruz."
- "Mevcut Hollanda yönetimi vefasızlığı seçmiştir"
Prof. Dr. Erdöl, Hollanda'nın, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'ya yönelik skandal tavrını da değerlendirerek, şu ifadeleri kullandı:
"11 Mart'ta Rutte yönetiminin Bakanlarımıza uyguladığı diplomatik nezaket ve uluslararası teamüle uymayan muameleleri ve Hollanda güvenlik makamlarının barışçıl toplantı hakkını kullanan vatandaşlarımıza karşı orantısız, insanlık dışı ve aşağılayıcı saldırıları, maalesef 400 yıllık Türkiye-Hollanda dostluğuna büyük zarar vermiştir. Mevcut Hollanda yönetimi vefasızlığı seçmiştir. Yaşanan bu olaylar sadece bir vefasızlık değil, aynı zamanda ülkemizdeki birliğe ve beraberliğe kasteden tüm şer odaklarına kapılarını sonuna kadar açmak suretiyle, hainlerle iş birliğine dönüşmüştür. Hollanda yönetiminin ivedilikle Türkiye ve Türk halkından özür dilemesi, vatandaşlarımıza kötü muamelede bulunan, barışçıl toplantı hakkıyla basın özgürlüğünü gözardı eden güvenlik yetkililerini cezalandırması ve şer odaklarıyla iş birliğine son vermesi gerekmektedir."
FACEBOOK YORUMLAR