DEİK'ten Almanya açıklaması

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Ömer Cihad Vardan, Almanya için Türkiye'nin, Türkiye için de Almanya'nın önemli birer stratejik ortak olduğunu belirterek, "Alman firmalarının ülkemizde 100 yılı aşkın süredir yatırımlarının olduğu, 50 yılı aşkın süredir de Türk kökenli vatandaşlarımızın Almanya’nın ekonomisine ciddi katkılar sağladığı düşünüldüğünde, yıllara sari münasebetimiz tedirgin edilmemelidir." ifadelerini kullandı.

Vardan, yaptığı yazılı açıklamada, iş dünyası temsilcileri olarak kendilerinin Türkiye ile Almanya arasındaki uzun yıllara dayalı ilişkilere zarar verecek gerçek dışı haberleri ve bunları yayınlayanları kınadıklarını kaydetti.

Bilhassa ekonomik ve ticari ilişkiler açısından Almanya için Türkiye, Türkiye için de Almanya'nın önemli birer stratejik ortak olduğunu vurgulayan Vardan, Alman firmalarının Türkiye'de 100 yılı aşkın süredir yatırımlarının olduğunu, 50 yılı aşkın süredir de Türk kökenli vatandaşların Almanya'nın ekonomisine ciddi katkılar sağladığı düşünüldüğünde, yıllara sari münasebetin tedirgin edilmemesi gerektiğini dile getirdi.

Vardan, "Bunca yıllık köklü ilişkilerin bu tür mesnetsiz haberlerle bozulmak istenmesi, gerçekten düşündürücüdür." ifadelerini kullandı.

DEİK olarak bu noktada temenni ve çabalarının doğru olmayan bilgilere dayalı açıklamalar yerine, itidalli ve ilişkilere zarar vermeyecek şekilde gerilimin azaltılması yönünde emek sarf edilmesi olduğuna işaret eden Vardan, konuyla ilgili şu görüşlerini kaydetti:

"Bu noktada, Cumhurbaşkanımızdan ve hükümetimizden gelen açıklamalar da, söz konusu söylentilerin asılsız olduğunu ortaya koyması açısından mühimdir. Ülkemizde yıllardır faaliyet gösteren Almanya, Fransa, İtalya ve Hollanda kökenli firmalar gibi tüm yabancı menşeli firmalar Türk firması olarak kabul edilmekte, hiçbirine farklı veya olumsuz bir muamele yapılmamaktadır. Birçoğu aynı zamanda DEİK üyesi olan söz konusu şirketlerin yetkilileriyle görüştüğümüzde de Türkiye'den vazgeçmek şöyle dursun, yatırım kararları ve hedeflerinde hiç bir değişiklik olmadığına şahit olmaktayız. Bu hususun altını negatif bir algının oluşturulduğu şu ortamda bilhassa çizmek isteriz."