Darbeye kamyonuyla direnen Boz, yeniden direksiyon başına geçecek

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine karşı çıkmak için kamyonun direksiyonuna geçerek yollara düşen, bu görüntüleriyle Başbakan Binali Yıldırım'ı da duygulandıran 15 Temmuz'un simge isimlerden Şerife Boz, hain girişimin birinci yılında yeniden direksiyon başına geçecek.

Boz, darbe girişiminin yaşandığı gece kamyonun direksiyonuna geçerek, o gece vatanı, milleti, istikbali, istiklali için silahsız, savunmasız şekilde meydanlara inen vatanseverlerin bir kısmının buluştuğu ancak birçok masumun da hain kurşunlarla şehit edildiği 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne (Boğaziçi Köprüsü) doğru yola çıktı.

Yanında çocukları, torunları da bulunan Boz, tekbir ve Salavat-ı Şerifeler eşliğinde gittiği köprüde sabaha kadar direnerek, hainlere karşı mücadele verdi.

Daha sonra Boz, hain girişimin başarıyla önlenmesinin ardından 16 Temmuz akşamı yine çocukları ve torunlarının da bulunduğu kamyonunun direksiyonuna geçerek Taksim Meydanı'na gitti. Bunun medyaya yansımasının ardından artık Boz, 15 Temmuz'un simge isimleri arasında yerini alarak adını hafızalara yazdırdı.

Hain girişiminin birinci yılında yine direksiyon başına geçmeyi planlayan Boz, o gece yaşananları da AA muhabirine anlattı.

- "O selaların sesleri çok ağlattı beni"

Boz, sözlerine "Gümüşhaneliyim, dört çocuk annesiyim, vatanını, milletini, bayrağını çok seven bir Anadolu kadınıyım." diyerek başladı.

Girişimin yaşandığı 15 Temmuz akşamı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısı üzerine çocukları ve torunlarını alarak cihat için sokağa çıktığını dile getiren Boz, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne gitmek için beraberindekilerle yollara düştüğünü söyledi.

Boz, yol boyunca ağladığını anlatarak, "O an yaşanır hiç anlatılacak gibi değil. Ağlayarak köprüye kadar gittim, 20 yaşında oğlum, torunlarım yanımdaydı. O selaların sesleri çok ağlattı beni. Rabbimin izniyle gittim, gitmeseydim o gece evde kalamazdım." diye konuştu.

Sabah evine geldiğinde, yine meydanlarda olan eşi Şenol Boz ile konuşup 16 Temmuz günü kamyonla Taksim Meydanı'na gitmeye karar verdiklerini belirten Boz, "Daha sonra eşim meydanlara gitti bir, iki kere aradım bana cevap vermeyince karşı komşumu, çocuklarımı, torunlarımı aldım aşağıya indim. Ya Bismillah diyerek yavaş yavaş Rabbim izin etti Taksim'e gittik." ifadelerini kullandı.

Şerife Boz, o anda hiçbir şey düşünmeden evinden çıktığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Çok isteyerek hiç düşünmeden gittim. Tekrar olsa tekrar giderim çünkü bu vatan bizim vatanımız. Sağcısıyla, solcusuyla vatanımı çok seviyorum. Geleceğimiz, gençlerimiz, çocuklarımız, aydınlık yarınlar, 15 Temmuzların olmaması, özgürlüğümüz için gittim. Kurtuluş Savaşı'nda dostu, düşmanı biliyorduk ama şimdi içimizdeki hain canımızı, namusumuzu teslim ettiğimiz kişiler bize bunu yaptı. Cumhurbaşkanımızı, halkın seçtiği bir cumhurbaşkanını öldürmeye kalktılar. Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne bomba attılar, halkın verdiği paralarla halkı öldürdüler. Ne bilebilirim ki böyle bir şeyin olacağını. Onlar insan olamaz. Onlar çok ağır şeyler yaptılar, içimizden 50 şehit... Orada 1-2 saatte o kadar insan öldürdüler. Kiminin kolu, kiminin bacağı, bunlar içinde ambulans sesleri... Çok kara bir geceydi. Rabbim o geceyi bir daha yaşatmasın, onlara fırsat vermesin. 15 Temmuzları unutmayalım, unutturmayalım. Çünkü onlar çok çok çok büyük işler yaptılar. Yani acımasızlar, insanları öldürdüler, yuvalara ateş düşürdüler, Kurtuluş Savaşı'nda, Çanakkale Savaşı'nda olduğu gibi..."

Evden çıktığında bankamatiklerde kuyruklar olduğunu gördüğünü anlatan Boz, "Rabbim herkese o akşam bir görev verdi. Ben evden çıktığım zaman bankalarda sıralar, kuyruklar vardı, ekmek sırası vardı. Gerçekten onlara ağlayarak yalvardım. 'Bu ekmeği nerede yiyecekseniz? Ekmeksiz yaşanır, vatansız yaşanmaz.' diye onlara çok ağlayarak bağırdım. Bilmiyorum Rabbim bir daha yaşatmasın diyorum." şeklinde konuştu.

- "O hainler bizim içimizde"

İkinci gün Taksim'e gitmek için evlerinin önünden hareket ettiklerinde tekbir getirmeye başladıklarını, bunu gören vatandaşların da kamyona bindiğini ve yola bu şekilde devam ettiklerini belirten Boz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"O kadar çok insan bindi ki kamyona tam olarak sayısını bilmiyorum. Taksim'e indikten sonra zaten kamyondan dışarı attım başımı 'Allahu Ekber' diye bağırınca bütün halk yanıma geldi. Allah razı olsun halkımızdan. Yani biz bir Suriye olamayız. Görüyorsunuz Suriyeliler geldi. Onların başlarına orada neler getiriyorlar demek ki bize geldiler. Biz gidemeyiz, başka bir yerimiz yok, birliğimizi, beraberliğimizi bozmamalıyız inşallah. Rabbim o günleri bir daha yaşatmasın. Amerika, Avrupa, İngiltere, Hollanda gördünüz... Türkiye'nin gücünü bir daha gördüler, onlar bizim kanımızı istediler. Rabbim fırsat vermesin ama bunu yapan yabancı ülkeden olsaydı o kadar insanın zoruna gitmezdi. İnsan dostunu düşmanını bilirdi. O hainler bizim içimizde, dedim ya biz kendimizi, canımızı, namusumuzu onlara teslim ettik, onlar da insanların canlarını aldı. Rabbim onlara fırsat vermesin."

Şerife Boz, 15 Temmuz'u her zaman hatırlatmaya çalışacaklarını ve darbe girişiminin birinci yılında da yine meydanlarda olacaklarını aktararak, "Birlik, beraberlik, kardeşlik içerisinde olmamız lazım. El ele, kol kola kardeş, kardeş Sünni'siyle, Çerkez'iyle, Laz'ıyla, Türk'üyle, Kürt'üyle biz hep bir kardeşiz. Hep bir olmamız lazım, cennet vatanımıza sahip çıkmamız lazım." diyerek sözlerini tamamladı.