Avrupa'da 'Hayır' kampanyasının önünü açan ülkeler var

Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, "Avrupa'da 'Hayır' kampanyasının önünü açan ülkeler var. Türkiye'nin gelişmesini kalkınmasını istemeyen ülkeler var. Evet kampanyasını yapmak isteyenlerin önünü kapatan yaklaşımları söz konusu." dedi.

Elvan, AK Parti Konya İl Başkanlığınca bir otelde düzenlenen "Tanıtım Medya Günleri" programında, Türkiye'nin AK Parti ile çok önemli başarılar elde ettiğini bildirdi.

Demokratik hak ve özgürlükler alanında önemli gelişmelerin yaşandığını, ekonominin büyümesi için yoğun çaba sarf edildiğini aktaran Elvan, bu başarıları da milletin verdiği destekle gerçekleştirildiğini vurguladı.

Elvan, Türkiye'nin 15 yılda milli gelirini 4 kat arttırdığına işaret ederek, ekonomiye hız kazandıracak yapısal reformların teker teker hayata geçirildiğini dile getirdi.

Türkiye'nin 2007-2015 yıllarında büyüme hızının Çin'den sonra dünyada ikinci olduğuna değinen Elvan, şöyle devam etti:

"7,4 büyüme performasına sahibiz. 2016 yılı ise sıra dışı bir yıl oldu. Bir taraftan terörle mücadele, diğer yandan Rusya krizi, turizmde yaşanan sıkıntılar ve 15 Temmuz darbe girişimine rağmen Türkiye, büyümeye devam etti. İlk üç çeyrekte 2,2'lik büyüme performansı gerçekleştirdi. yıl sonu itibarıyla makro ekonomik göstergelere baktığımızda bütçe açığımızın yüzde 1 civarında olduğunu görüyoruz. Cari açığın yüzde 4'ün altında olduğunu görüyoruz. Bu da geçmişte yüzde 9-10 gibi cari açığı sahip bir ülke olduğumuzu dikkate aldığımızda bu da Türkiye açısından önemli bir performans olarak değerlendirilmeli diye düşünüyorum. Türkiye'nin iyi bir performans gösterdiğini açık bir şekilde söyleyebilirim. Bankalarımızın da konumu oldukça iyi durumda."

- "Avrupa Birliği'ni göreve davet ediyoruz"

Elvan, son birkaç yıl içinde Türkiye aleyhine içeride ve dışarıda algı operasyonu yürütüldüğünü belirterek, bir taraftan FETÖ yapılanması diğer yandan bölücü terör örgütünün bu algı operasyonlarında önemli rol oynadığını vurguladı.

Avrupa'daki bazı ülkelerinde ırkçılık akımlarının yüksek olduğuna dikkati çeken Elvan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Yurt dışından inanılmaz propagandalar yürütülüyor. Son aylarda net şekilde gözlemliyorsunuz, Almanya ve Hollanda gibi ülkelerde bizim bakanlarımızın anayasa değişikliğine ilişkin kampanyaları, oradaki hükümetlerin engellemek istediğini görüyoruz. Diğer yandan bölücü terör örgütünün, FETÖ’nün ve sol gruplarının ‘Hayır' kampanyalarına kapı açtıklarını görüyoruz. Bu düşünülmesi gereken bir durum. Aslında AB’nin yapması gereken anti demokratik bu ülkelerin yaklaşımlarını kınaması ve uyarmasıdır. Bu noktada Avrupa Birliği'ni göreve davet ediyoruz. Türkiye'nin daha güçlü konuma gelmesini arzu ediyoruz. İçeride ve dışarıda yaşananları net şekilde görüyorsunuz. Avrupa'da 'Hayır' kampanyasının önünü açan ülkeler var. Türkiye'nin gelişmesini kalkınmasını istemeyen ülkeler var. Evet kampanyasını yapmak isteyenlerin önünü kapatan yaklaşımları söz konusu. Buna bir anlam verebiliyor musunuz? Ben veriyorum. Avrupa'daki ülkeler de anayasa değişikliğine karşı. Türkiye'de böyle bir anayasa değişikliğine gidilmesini istemiyorlar diye düşünüyorum. Bunun bir özeti de budur. Başka bir anlamıda yoktur."

Bakan Elvan, anamuhalefetin "tek adam düzeni" ve "diktatörlüğü getirmek istiyorlar" söylemini dillendirdiğine işaret ederek, cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin tek adamlığı ortadan kaldıran, yasama, yürütme ve yargının birbirinden bağımsız ve güçlü bir yapıya dönüştürüleceğini ifade etti.

Elvan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile hızlı kalkınma ve kalıcı bir istikrarı arzuladıklarını dile getirdi.

Önümüzdeki günlerde Konya Metrosunu yatırım programına alınacağını müjdesini veren Elvan, Mersin'de Taşucu Limanı'nın da Türkiye Deniz İşletmelerine verildiğini ve önümüzdeki günlerde özelleştirileceğini bildirdi.

Toplantıda, bir gazetecinin cumhurbaşkanlığı hükümet sistemindeki milletvekili sayısının artırılmasına ilişkin soru üzerine Elvan, milletvekili sayısının 550'ye yükseltildiğinde Türkiye'nin nüfusunun 59 milyon olduğunu, nüfusta ciddi artış yaşandığını ve diğer gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında 600 milletvekili ile çok daha rasyonel yapının oluştuğunun görüldüğünü kaydetti.