Almanya pazarından 4 milyon turist bekleniyor
Hollanda'da geçen hafta düzenlenen Utrecht Turizm Fuarı'na katılan turizmciler, şimdi de Almanya'nın Stuttgart kentinde başlayan CMT Fuarı'nda tanıtım yaptı TÜRSAB Yurtdışı Temsilcisi Baraner: "Almanya pazarında bu yıl 4 milyon turisti yakalarız. Özellikle ağustos ayında Almanların aniden geri döneceğini düşünüyorum" "Antalya'yı bu yıl çok iyi bir sonbahar bekliyor. Ekim ve kasım ayları üst segment turistin altın ayları. Bu aylarda ben Avrupa'dan çok ciddi bir turizm hareketi bekliyorum"
Yeni sezon hazırlıklarına devam eden turizmciler, geçen hafta Hollanda'nın Utrecht şehrindeki 6 günlük fuara, şimdi de Almanya Stuttgart'ta başlayan ve dünyanın en büyük turizm fuarları arasında gösterilen CMT Stuttgart Fuarı'na katılarak tanıtım etkinliklerini sürdürüyor.
Hollanda'da 9-14 Ocak'ta düzenlenen 48. Utrecht Turizm Fuarı'nda Türkiye, yaklaşık 650 metrekarelik stant alanında tanıtıldı. Sektör kuruluşları, tüketiciler, tur operatörleri ve seyahat acentelerinin bir araya geldiği fuarda, Kültür ve Turizm Bakanlığının yanı sıra THY ve çok sayıda turizm profesyoneli katıldı. Stantlarda ağırlıklı olarak Antalya'daki oteller ile Muğla, İzmir, Çanakkale, Denizli, İstanbul, Kapadokya, Kayseri ve Bursa destinasyonları yer aldı.
Dünyanın en büyük tatil ve turizm fuarlarından biri olarak kabul edilen ve 13 Ocak'ta başlayan 50. CMT (Karavan-Motor-Turizm) Fuarı da Almanya'nın Stuttgart kentinde 21 Ocak'a kadar açık kalacak. Yaklaşık 100'e yakın ülkeden stantların açıldığı fuar da Türk turizmcisi için önemli fuarlardan biri olarak gösteriliyor. Fuarda Türkiye'nin kültürel, tarihi ve tabiat güzelliklerinin yanı sıra oteller tanıtılıyor.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yurtdışı Temsilcisi Hüseyin Baraner, fuarlarda Türkiye standına büyük ilgi olduğunu söyledi.
Almanya başta olmak üzere Avrupa'da özellikle çocuklu aileler, sporcular ve yaşlıların Türkiye'ye ilgi gösterdiğini anlatan Baraner, "Stuttgart'daki CMT Fuarı'nda 9 salon var, dün ağzına kadar doluydu. İlk gün 60 bin kişinin ziyaret ettiği söylendi. Fuar, dünya turizminde de rekabetin ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Türkiye de çok geniş bir grupla fuarda yerini aldı." dedi.
Geçen yıl Avrupa'da özellikle seçimlerden kaynaklanan gerginliğin büyük ölçüde azaldığını gördüğünü kaydeden Baraner, şöyle konuştu:
"Avrupalıların en mutlu günleri tatil dönemleri. Tatil onlar için ihtiyacın ötesinde yeni bir arınma. Tatil konusunda büyük beklentileri var. Bu sene Almanya pazarında 2017'ye göre ciddi bir artış yaşayacağız. Seyahat acentalarının erken rezervasyonlarında firmalara göre yüzde 12 ile yüzde 70 artış olduğu söyleniyor. Dünyanın en büyük tur operatörü 'Türkiye'ye erken rezervasyon artışında yüzde 70'e ulaştık' dedi. Yurt dışı pazarında Türkiye'nin 3 önemli kozu var. Birincisi Türkiye dünyanın en kuvvetli turizmci ordusuna sahip. Avrupa'da hangi ülkeye giderseniz gidin, çok aktif Türk turizmciler görürsünüz, özellikle de Almanya'da. Bu ülkede 2 bin Türk kökenli seyahat acentası, 5 bin de Türk kökenli aktif turizmci var. Bunlar çok önemli yönlendirici. İkincisi Türkiye'deki otellerin yüzde 80'i altyapısı ve işletme modeliyle Avrupa sahillerinde yok. İspanya'da, Yunanistan'da, İtalya'da Türkiye'de bulunan tesislerin kalitesinde bir otel yok. Ne o geniş bahçe ne mutfak ne çocuk animasyonu ne havuz ne SPA var. Bunlar otelde olmayınca tatilde o mutluluğu yakalayamıyorlar. Üçüncüsü de Türkiye'nin siyasi olarak Avrupa'da gündemden düşmesi."
- "Almanya pazarında 4 milyonu yakalarız"
Bu yıl Almanya pazarında ciddi bir artışın kaydedileceğini belirten Baraner, "Almanya pazarında bu yıl 4 milyon turisti yakalarız. Bir olumsuzluk olmazsa ciddi bir artış olur. Özellikle ağustos ayında Almanların aniden geri döneceğini düşünüyorum. Antalya'yı bu yıl çok iyi bir sonbahar bekliyor. Ekim ve kasım ayları üst segment turistin altın ayları. Bu aylarda ben Avrupa'dan çok ciddi bir turizm hareketi bekliyorum." dedi.
Turizmde artık büyük tahsislerin yapılmaması gerektiğini de ifade eden Baraner, İspanya, İtalya, Avusturya benzeri, büyük tesisler yerine Türk mutfağının ve misafirperverliğinin yaşatıldığı, tarihin, kültürün markalaştırıldığı, 20-50 odalı otantik aile işletmesi tesislerin desteklenmesi gerektiğini kaydetti.
FACEBOOK YORUMLAR