“Yaşlı kadın seni kim alsın” ile çok kaba bir başlık ile giriş yaptım gibi gözükse de kelamım Cennet ayaklarının altında olana değil.
Kelamım asırlardır birlikte olan, yıllarca evlilik içinde olan İngilizlerin bile onu terk edenedir. 1958 den beri birlik için çalışan, zenginlikte dünya zirvesine ulaşan Avrupa’yı artık İngiliz bile terk etti.
Boş ol, boş ol, boş ol gibi bir söz ile İngiliz yaşlı kadın Avrupa’yı onu istemediğini bildirdi “Brexit” dedi. İflas eden Yunanistanı atalımmı atmayalımmı diye Grexit tartışması yaparken birden Brexit çıktı ağızdan. Bu aileyi, AB’yi kuran ülkelerden biri, Avrupa’ya artık bana cazibeli gelmiyorsun yaşlı kadın, seni istemiyorum dedi.
Avrupa Birliği daha gençken, tüm delikanlı ülkeler ona asılırken, bizim Türkiye de ona göz kestirmiş, 1982’den beri arkasında koşuyormuş. Hatta daha geçenlerde nışan bile takmışlar, ama sürmedi, yaşlı kadının istekleri bitmedi. Son zamanlar Avrupa eskilere yönlenirmiş, eski değerlerine dönmek istermiş ve esmerlerden hoşlanmadığı dedikoduları yayılmış. Artık burama kadar geldi, olmicaksa bu iş atarız nışanı demiş Türkiye. Eh yani Türkiye Avrupa gibi yaşlı değil, elini sallasa ellisi…
Bir de Avrupa’yı son yıllar uzaklarda evleri dağılmış delikanlılar sarmış. Avrupa’nın bu delikanlılara gönlü ısınmış ama yaşlı kadının eskileri bundan çok rahatsız olmuş. Bu esmerler bizim renkten değil, dili dişi farklı bunların, bak yuvaları niye dağıldı, biz bunlarla edemeyiz diye böğürlenmiş durmuşlar.
İyi demiş Avrupa (aslında içinde hep merhamet vardı), bak buraya kadar geldiler, geceyi geçirecek damları yok bari bir ekmek, bir su, bir de döşek verelim. Bunun üzerine eskiler tamam ama erkenden terk edecekler burayı, birde zulum etmişler esmerlere ve hatta helal melal size et yok demişler. Esmer delikanlılar bakmışlar Avrupaya, kafa sallamışlar “elbet bize merhamet eden, kucak açan var Yaşlı kadın seni kim alsın” demişler.
FACEBOOK YORUMLAR