Sadık Ahmet&#39i Tanımak Batı Trakya Türkleri Davasını Anlamaktır

Gündemde Kıbrıs önemli bir yer tutarken yine Rumlarla muhatap olan Batı Trakya Türklerini gündeme getirmek isterim. Tekrarlanması güç hizmetleriyle satırlara sığmayan Batı Trakya Türklerinin Merhum lider Dr. Sadık Ahmet’in 16. vefat yıldönümü geçirilmektedir. Bilindiği gibi Batı Trakya Türklerinin sıkıntıları ve Batı Trakya Türkleri davası; ancak Türkiye’den siyasi partilerin lider ve görevlilerinin yöreye gezileri esnasında zor-bela ülke gündemine gelebilmektedir.

 

Batı Trakya Türkleri, Balkan Türkleri bir diğer deyimle Doğu Avrupa Türkleri içerisinde önemli bir bölümü oluşturmaktadırlar. Yunanistan devleti kendi sınırları içerisinde bulunan Batı Trakya Türk azınlığını hiç bir zemininde kabul etmese de bu devletin yasalarından tutun tüm diğer teamüllerine kadar yerleşmiş “Hıristiyan Ortodoks” resmi dokusu gereği, otoriteleri tarafında “Müslüman Helenler” olarak adlandırılmaktadır. Almanya/Witten merkezli ABTTF’nin (Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu), Whitman’in 1990 ve Levinson’un 1998 tarihli kaynaklarına göre bu bölgede 130 bine aşkın Müslüman Türk yaşamaktadır.

 

Günümüz Batı Trakya Türklerinin en büyük sıkıntısı kendi müftülerini seçememelerinden kaynaklanan, Yunan hükümetinin Atina merkezli atama dayatmasına halen devam ediyor olmasıdır. Bu durumu kabul etmeyen Batı Trakya Türk halkı, Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu’nu kurarak buna çözümünü bulmuş İskeçe ve Gümülcine’de kendi müftülerini seçerek Atina’dan atanan müftüyü tanınmama şeklinde evrensel insan haklarına ve uluslararası hukuka uygun haklı tavırlarını sergileye gelmişlerdir. Bu bir fiili direnç olmasa da sivil itaatsizlik geniş halk kitlelerince haklı bir girişim olarak benimsenmiş, teşvik edilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri ise Selanik ve Gümülcine Başkonsolosluklarıyla gelişmeleri kendince takip ederek bugüne değin ilgilenmiştir.

 

Tarihten bugüne kökleşmiş iki ana siyasi akım olan; sosyal-demokrat PASOK ile sağ Yeni Demokratlar (Néa Dimokratía) tarafından yönetilmekte olan Yunanistan cumhuriyet’inde Komünist Parti, ırkçı LAOS ve sosyalist SYRIZA partiler bulunmaktadır. İlginç olan ise çoğunluk sistemi uygulandığından, seçimlerde birinci çıkan partinin ülkeyi 4 yıllığına tek başına yönetmekte olduğu gerçeğidir. Bu düzen partileri yanı sıra geçtiğimiz süre içerisinde; Dr. Sadık Ahmet’in de kurucusu olduğu uzun adı Dostluk Eşitlik Barış olan DEB Partisi’nde yeni bir yeşerme gözlenmektedir. Böyle bir sistemde milletvekilliğinin düşürülmesi dahil tüm yasaklama ve hiç yoktan seçim barajının %3’e çıkartılarak yapılan engellemelere değin Dr. Sadık Ahmet 2 defa bağımsız milletvekilli olarak hizmet etmiştir.  

  Gelişmeleri daha doğru anlamak için bugünlerde büyük iktisadi kriz içerisindeki Yunanistan’ı yakından incelemekte fayda var. Girit’te bir zamanlar Türk varlığının oluşundan bahsetsek kimseye tanıdık gelmez. Öyle ki; Türkler burada tamamen yok edilmiştir (KKTC kurucu cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ve 1993’de yayımlanan Periodiko Dergisi). Kıbrıs’ta Rumların Yunanlılarla el ele vererek, Akritas etnik temizleme planına göre Enosis adıyla giriştikleri faşizm sonucunda Kıbrıs Türk halkının %4’ünü soykırımdan geçirerek yok ettikleri konuya daha girmedik bile. Yunanistan, gerçek adıyla tanımadığı “Makedonya cumhuriyeti” başta olmak üzere Arnavutluk ve Bulgaristan gibi hiçbir komşusuyla iyi geçinememektedir. Yunanistan aynı zamanda gerek Sovyetler ve devamı olan Rusya ve kendi azınlıklarına soykırım yaptığı sabit olan Yugoslavya ve devamı olan Sırbistan’la etnik kıyımın yapıldığı dönem dahil olmak üzere Hıristiyan Ortodoks inancından kaynaklı dostluk ötesi kardeşlik ilişkisi vardır. 11 milyon 300 bin nüfuslu ülkenin özellikle kuzeyinde demografyası karışık ve toplam nüfusun %80’i Yunan kökenli olmadığı tahmin edilirken, Yunan otoriteleri herkesi etnik Yunan saydığından bu konuyla ilgili somut kaynak dahi yoktur.

 

Kuvayi Milliye ruhuyla gerçekleştirilen milli mücadele sonucu bu topraklar anavatana katılamadıysa da; sivil toplum kuruluşları ve aydınlar olarak her birimizin “insan haklarını” hukuk ve meşru demokratik zeminde savunma özgörevimiz mevcuttur. Mustafa Mehmet, Fatih Mehmet ve Lahey’de örgütlü Batı Trakya Türk Kültür Derneği’nden dostlarla görüş alışverişinde bulunurken her fırsatta başta “29 Ocak Milli Direniş Günü” olmak üzere, bilimsel-siyasal-düşünsel çalışmalar yapma gerekliliği üzerine durularak; eylemsel zeminini daha hareketli hale getirmek ve dava bilincini yeni nesillere aktararak yerleştirilmesi daima öngörülmüştür.

 

Hollanda Türk Gençlik Kuruluşları Federasyonu (HTGF), Batı Trakya Türklerinin kutlu davasının yayınında ve gençliğin taşıdığı bayrağın destekçisi olacaktır. 24 Temmuz 1995’de şüpheli bir trafik kazası sonucu vefat eden; yaşamını Batı Trakya Türklerine adayan, davası uğurunda yargılanan ve canını ortaya koyan; harfiyen aydın, demokrat ve bilim adamı, Türklük abidesi insan, Batı Trakya Türklerinin Merhum lideri Dr. Sadık Ahmet’i vefatının 16. yıldönümünde gönül borcuyla anıyoruz. Allah gani gani rahmet eylesin.

 

Oğuzhan Kılıç

Hollanda Türk Gençlik Kuruluşları Federasyonu (HTGF) Genel Başkanı

www.htgf.nl  

Sadık Ahmet tarihi görüntüleri (25 Ocak 1990) izlemek için video’ya tıklayın

Sadık Ahmet belgeselini izlemek için video’ya tıklayın