Hollanda’daki güzel anılarımızı yazmaya devam ediyoruz.
11 Mart 2003 tarihinde seçimler vardı.
Ben de parti başkanımın önerisiyle Güney Hollanda Eyalet Milletvekilliğine aday oldum ve seçim çalışmalarına başladım.
Bir gün Lahey’de yaşayan ve cami imamı olan değerli Hoca arkadaşım Mevlüt Kaygusuz beni telefonla aradı.
“Bekir Hocam,” dedi, “Eyalet Milletvekilliğine aday olduğunuzu gazetede okudum. Önümüzdeki Cuma günü sizi bizim camiye davet ediyorum. Buyurun geliniz, seçimle ilgili konuşma yapınız. Çünkü sizi seviyoruz ve size güveniyoruz. Onun için size oy verip desteklemek istiyoruz.”
Ben de teşekkür edip hemen hazırlıklara başladım. Önce partime danıştım. Partim, bütün dinlere karşı saygılı olduğumuzu ve davet gelen her yere gidip konuşma yapabileceğimizi söyledi.
Cuma günü namazdan önce Lahey’deki camiye gittim. Kapıyı açıp içeri girdim. Deyim yerindeyse cami ağzına kadar doluydu. Mevlüt Hocamız kürsüden vaaz veriyordu. Beni görünce birden konuyu değiştirdi ve şöyle dedi:
“Değerli cemaatim, şimdi içeriye benim çok yakından tanıdığım Bekir Cebeci Hocamız girdi. Ben kendisini çok yakından tanıyorum ve güveniyorum. O, kendisi için hiçbir şey istemez. Onun her zaman önceliği toplum olmuştur. Yıllardır topluma hizmet için gönüllü çalışmalar yapmıştır. Şimdi önümüzde Hollanda’da seçimler var. Bekir Cebeci Hocamız da bu seçimlerde Güney Hollanda Eyalet Milletvekilliğine adaydır. Sözü ona vereceğim. O size seçimle ilgili görüşlerini anlatacak. Bekir Hocam, buyurun mihraba geçiniz ve oradan konuşmanızı yapınız.”
Ben de mihraba geçtim ve konuşmaya başladım:
“Değerli cami cemaati arkadaşlarımız, bana burada konuşma fırsatı verdiği için önce Sayın Mevlüt Kaygusuz Hocama ve ayrıca sizlere candan teşekkür ederim.
Sizlerin de yakından bildiğiniz gibi 11 Mart 2003 tarihinde Hollanda’da seçimler var. Ben de bu seçimlerde Hollanda Sosyal Demokrat Partisi’nden Güney Hollanda Eyalet Milletvekilliğine adayım. Öncelikle sizlerden seçim günü gidip mutlaka oylarınızı kullanmanızı istirham ediyorum. Çünkü sosyal demokrasi, İslam karşıtlarına karşı İslam’ı ve Müslümanları savunmaktadır.
Örneğin, sosyal demokrasi sosyal adaleti savunuyor. İslam da aynen adaleti savunuyor. İslam’da devletin dini adalettir. Kur’an’da şöyle buyruluyor:
“Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder.” (Nahl Suresi, 90. Ayet)
Sosyal demokratlar, hiç kimsenin aç ve açıkta kalmasını istemez. Sosyal devlet herkese iş ve aş vermelidir.
Peki, İslam dinimiz bu konuda ne buyuruyor? “Komşusu açken tok yatan bizden değildir.”
Sosyal demokratların siyasi etik kuralları vardır: “Doğruluk ve dürüstlük biz sosyal demokratların şeref kodudur,” diyoruz.
Peki, bu konuda İslam ne diyor?
“Emrolunduğu gibi dosdoğru ol.” (Hud Suresi, 112. Ayet)
Bu demektir ki doğruluk ve dürüstlük hem dinimizin hem de sosyal demokrasinin temel prensibidir.
Sosyal demokratlar, Hollanda’da ve dünyanın her yerinde ayrımcılığa, ırkçılığa, İslam düşmanlığına karşı mücadele veriyorlar.
Peki, bu konuda kutsal dinimiz İslam ne diyor?
Bir hadisinde Hz. Muhammed (s.a.v) şöyle buyuruyor:
“Arab’ın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap üzerine üstünlüğü yoktur.”
Konuşmamı bitirip yerime oturdum. Cuma namazını eda ettikten sonra dışarı çıktık. Cemaatimiz dışarıda gelip beni tebrik etti.
Sonuç olarak, Hollanda ve Avrupa’da sosyal demokratların hiçbir dinle sorunu yoktur, olamaz da. Bütün dinlerle ve dini gruplarla barış içinde yaşarlar.
Örneğin, aşırı sağcı ve İslam karşıtı bir parti: “Biz iktidara gelince Kur’an’ı yasaklayacağız, camileri kapatacağız,” dediğinde sosyal demokrat lider Wouter Bos ise şöyle bir yanıt vermişti:
“İslam, Hollanda toplumunun ayrılmaz bir parçasıdır.”
Öyleyse Avrupa’da yükselen İslamofobiye karşı sosyal demokrat partileri desteklemeyi sürdürelim. Bunun yanında, ülkesel ve Avrupa düzeyinde aşırı sağcı, faşist partilere karşı bütün demokratik partilerin birlik ve dayanışmasını savunalım.
Unutmayalım, en güçlü rejim demokrasidir.
Hayırlı Ramazanlar.
Bekir Cebeci
(Eski Güney Hollanda Eyalet Milletvekili)
???? info@bekircebeci.com
???? 12 Mart 2025
FACEBOOK YORUMLAR