Yapmadığımız bir olayla suçlamayin
Yapmadığımız bir olayla suçlamayin
Editör: Turkinfo.nl
31 Ocak 2012 - 20:32
Alman Der Spiegel dergisine bir mülakat veren AB Bakanı Egemen Bağış,Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili bizler hiçbir zaman yapmadığımız bir olayla ilgili suçlu olarak damgalanmak istemiyoruz! Türkiye, bu tür bir peşinen suçlamayı kabul edemez. Başbakan Erdoğan, sekiz yıl önce Ermenistan Devlet Başkanına ortak bir tarihçiler komisyonu kurulması konusunda bir mektup göndermişti. Başbakan Erdoğan, bir Türk devlet adamı olarak ilk defa "Ben ülkemin geçmişiyle hesaplaşmaya hazırım, sen de hazırsan" şeklinde bir çağrıda bulunmuştu. Maalesef, Ermeniler bize bu konuyla ilgili hâlâ geri dönmedi.´´ dedi.Mülakat şöyle:
Fransa´da Son Olarak Çıkan Soykırım Yasası Paris ile Ankara´nın Arasının Açılmasına Neden Oldu. Bakan Bağış, Türk Halkının Bu Yasaya Karşı Olan Öfkesini Dile Getirirken, Bağımsız Bir Tarihçiler Komisyonunun Oluşturulmasını Öneriyor
SORU: Sayın Bağış, sizin hükûmetiniz, soykırım yasasının yürürlüğe girmesi durumunda Fransa´ya yönelik sert önlemler alınacağı tehdidinde bulunmuştu. Bu ne anlama geliyor? Acaba iki ülke arasında soğuk ilişkiler dönemi mi başlayacak?
BAĞIŞ: Böyle bir hükme varmak için henüz erken zira bu konuda son söz henüz söylenmemiştir. Biz, Fransa´da yeterince makul siyasetçinin var olduğuna inanıyoruz. Fransız Meclisindeki Anayasa Komisyonu soykırım yasası olarak adlandırılan yasayı Anayasaya aykırı buldu. Şimdi bizlerin beklentisi bu konuyu Anayasa Mahkemesine taşıyacak akıl sahibi yeterince senatörün bir araya gelmesidir. Yüksek hâkimlerin bu yasayı geçersiz kılmalarını bekliyoruz.
SORU: Şayet ifade ettiğiniz gibi olmazsa bunun ne gibi sonuçları olur?
BAĞIŞ: Bununla ilgili spekülasyonlarda bulunmak istemiyorum. Bunu Fransızların kendi hayal güçlerine bırakmayı tercih ediyorum.
SORU: Fransa´daki Büyükelçinizi daimi olarak geri çekmeyi ve ilişkilerinizi kesmeyi düşünüyor musunuz? Ayrıca Fransa´ya yönelik ekonomik yaptırımlar gündemde mi?
BAĞIŞ: Başbakanımın hangi adımların atılmasına karar vereceğini bekleyelim ve görelim? Emin olun ki kendisi bu konuda sessiz kalmayacaktır. Sürprizleri şimdiden bozmak istemiyorum.
SORU: Fransa ve Türkiye´nin birtakım ortaklıkları söz konusu. İki ülkenin karşılıklı ticaret hacmi 12 milyar avro civarında. Fransa, Türkiye´nin ihracat sıralamasında beşinci, ithalat kaynağı olarak da altıncı sırada. Bu durumda ekonomik yaptırım uygulanması ne derecede gerçekçi olur?
BAĞIŞ: Bizler de bu rakamların bilincindeyiz, umarım Fransız hükûmeti de bu rakamların bilincindedir. İki ülkenin karşılıklı olarak çıkarları mevcut. Ayrıca biz eylemde bulunmuyoruz, biz sadece tepki gösteriyoruz. Ekonomik yatırımlar, Fransa´nın haksız bulduğumuz bir eylemine yönelik sadece bir tepki olur. Bu eylemden vazgeçilirse bizim de bir tepkimiz olmaz.
SORU: Avrupa´nın diğer ülkeleri de Fransa´nın aldığı kararı örnek alırlarsa ne olur? Bu durumda hâlâ Avrupa Birliği´ne girmek ister misiniz, yoksa müzakereleri sonlandırmaktan mı yana olursunuz?
BAĞIŞ: Hayır, bu bizim için bir opsiyon değildir. Bu yasa, Avrupa´nın dayandığı temel değerlerin tamamına aykırı. Bu, düşünce ve ifade özgürlüğünü kısıtlamaktan başka hiçbir şey değildir. Bir tarihçi 1915 yılındaki olaylar hakkında yeni belgeler ve ispatlar ortaya çıkarırsa neler olabileceğini düşünebiliyor musunuz? Bu tarihçi, bu belgeleri, Fransa´da düzenlenen bir konferansta suçlu duruma düşmeksizin açıklayamayacaktır. Bu mantıklı değil! O dönem meydana gelen olayları siyasetçilerin değil, tarihçilerin değerlendirmelerine bırakmalıyız. Siyasetçiler geleceğe ilişkin olarak kafa yormalıdırlar, geçmişle ilgili değil.
SORU: Acaba Türkiye, konu Ermeniler olunca neden bu kadar hassas davranıyor?
BAĞIŞ: Çünkü bizler hiçbir zaman yapmadığımız bir olayla ilgili suçlu olarak damgalanmak istemiyoruz! Türkiye, bu tür bir peşinen suçlamayı kabul edemez. Başbakan Erdoğan, sekiz yıl önce Ermenistan Devlet Başkanına ortak bir tarihçiler komisyonu kurulması konusunda bir mektup göndermişti. Başbakan Erdoğan, bir Türk devlet adamı olarak ilk defa "Ben ülkemin geçmişiyle hesaplaşmaya hazırım, sen de hazırsan" şeklinde bir çağrıda bulunmuştu. Maalesef, Ermeniler bize bu konuyla ilgili hâlâ geri dönmedi.
SORU: 1915 yılındaki olaylarla ilgili Türkiye´nin değerlendirmesi ne şekildedir?
BAĞIŞ: Bizim arşivlerimizde yer alan belgelere göre 1915 yılında Türk topraklarında olan olaylar, bir savaş esnasında çıkabilecek olaylardır. Tehcir olmuştur, ayaklanmalar olmuştur, her iki tarafta da sivil halk katledilmiştir fakat bir soykırım olmamıştır. Unutmayalım ki Osmanlı Devletinin önemli müttefiki Almanya´nın da olaylarda önemli bir rolü vardır. Merak ediyorum acaba Alman arşivlerinde bu konuyla ilgili ne tür belgeler bulunuyor. Acaba bu konuyla ilgili Ermeni arşivlerinde neler var?
SORU: Bir taraftan Türkiye´nin soykırım yapmadığını söylemeniz, diğer taraftan da bu kavram hakkında sadece tarihçilerin değerlendirme yapmalarını talep etmeniz bir çelişki değil midir?
BAĞIŞ: İşte bu nedenden ötürü Türk, Ermeni ve uluslararası bir komisyondan oluşan tarihçilerin ortak bir şekilde bizlere tarafsız ve bilimsel dayanağı olan bulgular sunmasını arzuluyoruz.
SORU: Türk- Fransız ilişkileri uzun zamandan beri Cumhurbaşkanı Sarkozy´nin Türkiye´nin AB üyeliğine ısrarla karşı çıkması nedeniyle kötü bir durumda. Fransız halkının Sarkozy´yi seçmemesi gibi bir beklentiniz var mı?
BAĞIŞ: Sultan Beyazıt, 1484 yılında Fransa´ya ilk defa bir Osmanlı elçisi gönderdi. O dönemden beri çok sayıda kral ve devlet başkanı gelip geçmiştir. Bazı siyasetçiler ilişkileri olumsuz etkileseler de iki ülke arasındaki ilişkiler daima süregelmiştir.
SORU: Yani, Fransa´nın İsrail´in düştüğü duruma düşmesi söz konusu değil?
BAĞIŞ: Biz İsrail´e elimizi uzatmaya devam ediyoruz. İsrail ile ilişkilerimizin normalleşmesi için bizim bir koşulumuz var. Bu koşul Türkiye için geçerliliğini koruyor.
Fransa´da Son Olarak Çıkan Soykırım Yasası Paris ile Ankara´nın Arasının Açılmasına Neden Oldu. Bakan Bağış, Türk Halkının Bu Yasaya Karşı Olan Öfkesini Dile Getirirken, Bağımsız Bir Tarihçiler Komisyonunun Oluşturulmasını Öneriyor
SORU: Sayın Bağış, sizin hükûmetiniz, soykırım yasasının yürürlüğe girmesi durumunda Fransa´ya yönelik sert önlemler alınacağı tehdidinde bulunmuştu. Bu ne anlama geliyor? Acaba iki ülke arasında soğuk ilişkiler dönemi mi başlayacak?
BAĞIŞ: Böyle bir hükme varmak için henüz erken zira bu konuda son söz henüz söylenmemiştir. Biz, Fransa´da yeterince makul siyasetçinin var olduğuna inanıyoruz. Fransız Meclisindeki Anayasa Komisyonu soykırım yasası olarak adlandırılan yasayı Anayasaya aykırı buldu. Şimdi bizlerin beklentisi bu konuyu Anayasa Mahkemesine taşıyacak akıl sahibi yeterince senatörün bir araya gelmesidir. Yüksek hâkimlerin bu yasayı geçersiz kılmalarını bekliyoruz.
SORU: Şayet ifade ettiğiniz gibi olmazsa bunun ne gibi sonuçları olur?
BAĞIŞ: Bununla ilgili spekülasyonlarda bulunmak istemiyorum. Bunu Fransızların kendi hayal güçlerine bırakmayı tercih ediyorum.
SORU: Fransa´daki Büyükelçinizi daimi olarak geri çekmeyi ve ilişkilerinizi kesmeyi düşünüyor musunuz? Ayrıca Fransa´ya yönelik ekonomik yaptırımlar gündemde mi?
BAĞIŞ: Başbakanımın hangi adımların atılmasına karar vereceğini bekleyelim ve görelim? Emin olun ki kendisi bu konuda sessiz kalmayacaktır. Sürprizleri şimdiden bozmak istemiyorum.
SORU: Fransa ve Türkiye´nin birtakım ortaklıkları söz konusu. İki ülkenin karşılıklı ticaret hacmi 12 milyar avro civarında. Fransa, Türkiye´nin ihracat sıralamasında beşinci, ithalat kaynağı olarak da altıncı sırada. Bu durumda ekonomik yaptırım uygulanması ne derecede gerçekçi olur?
BAĞIŞ: Bizler de bu rakamların bilincindeyiz, umarım Fransız hükûmeti de bu rakamların bilincindedir. İki ülkenin karşılıklı olarak çıkarları mevcut. Ayrıca biz eylemde bulunmuyoruz, biz sadece tepki gösteriyoruz. Ekonomik yatırımlar, Fransa´nın haksız bulduğumuz bir eylemine yönelik sadece bir tepki olur. Bu eylemden vazgeçilirse bizim de bir tepkimiz olmaz.
SORU: Avrupa´nın diğer ülkeleri de Fransa´nın aldığı kararı örnek alırlarsa ne olur? Bu durumda hâlâ Avrupa Birliği´ne girmek ister misiniz, yoksa müzakereleri sonlandırmaktan mı yana olursunuz?
BAĞIŞ: Hayır, bu bizim için bir opsiyon değildir. Bu yasa, Avrupa´nın dayandığı temel değerlerin tamamına aykırı. Bu, düşünce ve ifade özgürlüğünü kısıtlamaktan başka hiçbir şey değildir. Bir tarihçi 1915 yılındaki olaylar hakkında yeni belgeler ve ispatlar ortaya çıkarırsa neler olabileceğini düşünebiliyor musunuz? Bu tarihçi, bu belgeleri, Fransa´da düzenlenen bir konferansta suçlu duruma düşmeksizin açıklayamayacaktır. Bu mantıklı değil! O dönem meydana gelen olayları siyasetçilerin değil, tarihçilerin değerlendirmelerine bırakmalıyız. Siyasetçiler geleceğe ilişkin olarak kafa yormalıdırlar, geçmişle ilgili değil.
SORU: Acaba Türkiye, konu Ermeniler olunca neden bu kadar hassas davranıyor?
BAĞIŞ: Çünkü bizler hiçbir zaman yapmadığımız bir olayla ilgili suçlu olarak damgalanmak istemiyoruz! Türkiye, bu tür bir peşinen suçlamayı kabul edemez. Başbakan Erdoğan, sekiz yıl önce Ermenistan Devlet Başkanına ortak bir tarihçiler komisyonu kurulması konusunda bir mektup göndermişti. Başbakan Erdoğan, bir Türk devlet adamı olarak ilk defa "Ben ülkemin geçmişiyle hesaplaşmaya hazırım, sen de hazırsan" şeklinde bir çağrıda bulunmuştu. Maalesef, Ermeniler bize bu konuyla ilgili hâlâ geri dönmedi.
SORU: 1915 yılındaki olaylarla ilgili Türkiye´nin değerlendirmesi ne şekildedir?
BAĞIŞ: Bizim arşivlerimizde yer alan belgelere göre 1915 yılında Türk topraklarında olan olaylar, bir savaş esnasında çıkabilecek olaylardır. Tehcir olmuştur, ayaklanmalar olmuştur, her iki tarafta da sivil halk katledilmiştir fakat bir soykırım olmamıştır. Unutmayalım ki Osmanlı Devletinin önemli müttefiki Almanya´nın da olaylarda önemli bir rolü vardır. Merak ediyorum acaba Alman arşivlerinde bu konuyla ilgili ne tür belgeler bulunuyor. Acaba bu konuyla ilgili Ermeni arşivlerinde neler var?
SORU: Bir taraftan Türkiye´nin soykırım yapmadığını söylemeniz, diğer taraftan da bu kavram hakkında sadece tarihçilerin değerlendirme yapmalarını talep etmeniz bir çelişki değil midir?
BAĞIŞ: İşte bu nedenden ötürü Türk, Ermeni ve uluslararası bir komisyondan oluşan tarihçilerin ortak bir şekilde bizlere tarafsız ve bilimsel dayanağı olan bulgular sunmasını arzuluyoruz.
SORU: Türk- Fransız ilişkileri uzun zamandan beri Cumhurbaşkanı Sarkozy´nin Türkiye´nin AB üyeliğine ısrarla karşı çıkması nedeniyle kötü bir durumda. Fransız halkının Sarkozy´yi seçmemesi gibi bir beklentiniz var mı?
BAĞIŞ: Sultan Beyazıt, 1484 yılında Fransa´ya ilk defa bir Osmanlı elçisi gönderdi. O dönemden beri çok sayıda kral ve devlet başkanı gelip geçmiştir. Bazı siyasetçiler ilişkileri olumsuz etkileseler de iki ülke arasındaki ilişkiler daima süregelmiştir.
SORU: Yani, Fransa´nın İsrail´in düştüğü duruma düşmesi söz konusu değil?
BAĞIŞ: Biz İsrail´e elimizi uzatmaya devam ediyoruz. İsrail ile ilişkilerimizin normalleşmesi için bizim bir koşulumuz var. Bu koşul Türkiye için geçerliliğini koruyor.
FACEBOOK YORUMLAR