Ulusal Ayrımcılık Koordinatörü'den Çağrı: Başbakan Kabine Toplantısındaki Irkçılık İddialarına Açıklık Getirmeli
Ulusal Ayrımcılık ve Irkçılıkla Mücadele Koordinatörü Rabin Baldewsingh, geçtiğimiz pazartesi günü gerçekleşen kabine toplantısına yönelik "ırkçılık havası" olduğu yönünde açıklamalarda bulundu. Bu yorum, NSC Devlet Sekreteri Achahbar’ın (Gümrük ve Vergiler) görevinden istifa etmesinin ardından geldi.
Kabine Toplantısında Neler Yaşandı?
Pazartesi günü yapılan toplantıda, Ajax ile Maccabi Tel Aviv arasında Amsterdam’da oynanan maçta yaşanan şiddet olayları ele alındı. Achahbar, bu toplantıda ırkçı söylemlerin dile getirildiğini düşündüğünü ifade etti. Bu sebeple geçtiğimiz cuma günü istifa ettiğini açıkladı. İstifa açıklamasında, “Son haftalarda sergilenen kutuplaştırıcı tutumlar, devlet sekreteri olarak görevimi imkânsız hale getirdi,” dedi.
Başbakan’dan Açıklama Bekleniyor
Tam olarak nelerin söylendiği ve kimler tarafından dile getirildiği belirsizliğini koruyor. Başbakan Schoof ise kriz toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısında, kabine toplantısında ve koalisyon partilerinde ırkçılık olmadığını savundu. Ancak toplantı tutanaklarını kamuoyuyla paylaşmayı reddetti. Baldewsingh ise şeffaflık çağrısı yaparak, “Başbakan’ın neler olduğunu net bir şekilde açıklaması gerekiyor. Eğer bunu yapmazsa, şu an toplumda var olan kaos ve korkunun simgesi haline gelir,” dedi.
"İstifa Cesur Bir Adım"
Achahbar, istifasıyla ilgili düzenlediği basın toplantısında, kabine içerisindeki kutuplaştırıcı yaklaşımların artık kabul edilemez bir noktaya ulaştığını ifade etti. Baldewsingh, Achahbar’ın bu kararını “son derece cesur” bulduğunu söyledi. Ayrıca, “Kabinede nihayet birisi anayasanın 1. maddesine dayanan normları savunarak ‘Artık yeter’ diyebildi,” şeklinde konuştu.
Irkçılık Algısı ve Tartışmalar
Baldewsingh, Achahbar’ın kabinedeki diğer üyelerin sözlerini yanlış yorumladığı iddiasını reddediyor. Bu tür argümanların Hollanda’da sıkça kullanıldığını belirterek, “Kendinizi ayrımcılığa uğramış hissediyorsanız, sorun sizdedir, yanlış anlamışsınızdır,” şeklindeki düşünce tarzının yanlış olduğuna dikkat çekti.
Başbakan ve Devlet Sekreterine Özür Çağrısı
Amsterdam’daki şiddet olaylarının ardından Başbakan Schoof ve Devlet Sekreteri Nobel (Katılım ve Entegrasyon), Hollanda’nın bir “entegrasyon sorunu” olduğunu belirtmişti. Nobel ayrıca, “İslami gençlerin büyük bir kısmı bizim değerlerimizi benimsemiyor,” dedi. Baldewsingh bu sözlerin toplumu derinden böldüğünü vurgulayarak, “Bu sözler geri alınmalı. Hem Başbakan hem de Devlet Sekreteri özür dilemeli,” dedi.
Dini Kurumlardan Ortak Çağrı
Amsterdam’daki olaylar sonrası, 13 İslam, Yahudi ve Hristiyan temsilcisi, yayımladıkları ortak bir açıklamada kutuplaştırıcı söylemlerin toplumsal barış ve güvenliğe zarar verdiğini ifade etti. Açıklamada, “7 Kasım’da yaşanan şiddet olayları korku, üzüntü ve güvensizlik yarattı. Suçlular cezalandırılmalı, ancak biz Amsterdamlılar olarak birbirimizden sorumluyuz,” denildi.
Temsilciler, bireyleri yaşam, özgürlük, barış ve güvenlik haklarını korumaya ve birbirlerini desteklemeye çağırdı.
©TURKİNFO.NL
FACEBOOK YORUMLAR