Ucsuz bucaksız çöllerden yükselen cennet

Zübeyde Balcı - Arap Yarımadası´nda yer alan Dubai, Arap gelenekleriyle batı kültürünün iç içe geçtiği, masmavi denizi, çöl safarisi, lüks otelleri, ışıl ışıl gökdelenleri ve cazip alışveriş olanaklarıyla adeta bir turizm cenneti.
Dubai, 1.4 milyon nüfusuyla Basra Körfezi´nin güneydoğu kıyısındaki Birleşik Arap Emirliklerini (BAE) oluşturan yedi emirlikten biri. Dubai nüfusunun yüzde 90´ına yakını ise yabancılardan oluşuyor.
Turistler, bu çöl emirliğinde, kayak ve golf pistlerinden, gece kulüplerine, kafelere, lüks restoranlara kadar çok sayıda sürprizle karşılaşıyor.
GELENEKSEL VE MODERN YAŞAM YAN YANA
Çeşitlilik, kıyafetlere de yansıyor. Arap erkekleri geleneksel giysileri içinde bembeyaz dolaşırken, kara çarşaflar içindeki kadınlar peçelerinin kenarına işlettikleri sim ve boncuklarla kendi üsluplarınca farklılık ve şıklık yaratıyor.
Üstelik bembeyaz entarili Arap ile kara çarşaflı kadın el ele yürüyor. Dubai´de birçok Arap ülkesinin aksine kadın, erkeğin arkasında değil yanında yer alıyor.
Dubai´de ışıklandırılmış masalımsı görünümde modern, lüks ve yüksek kuleler bir gökkuşağı tarlası gibi her gün çoğalıyor. Dünyanın sadece hayal edebileceği gökdelen projeleri ´´Alaattin´in sihirli lambası´´ndan çıkar gibi her gün okyanus ve çöl üstünde yerini alıyor.
Buralardaki milyon dolarlık residance ve lüks villalar ise kapış kapış satılıyor.
Dubai´nin simgesi olan ´´Yelken Otel´´ diye de adlandırılan 7 yıldızlı Burj Al Arab oteli son derece lüks ve teknoloji harikası. Otelden görünen manzara ise büyüleyici.
´´PALMİYE ADASI´´
Hurma ağacı görünümünde tasarlanan ve ´´Dünyanın Sekizinci Harikası´´ olarak nitelendirilen ´´Palmiye Adası´´, Dubai´nin en büyük yapay ada projesi. Binlerce insanın arı gibi çalıştığı bir mimarlık harikası.
Villalar ve lüks otellere ev sahipliği yapan adada, ´´Venedik kanalları´´, ´´Japon bahçeleri´´, ´´Brezilya yağmur ormanları´´ gibi mekanlar yeniden yaratılmış. Adaya helikopter ve teknelerle ulaşılabiliyor.