Türk toplumunda Yahudi düşmanlığı yok

- Türk toplumunda örgütlü bir Yahudi düşmanlığı bulunmuyor!
- Sohbetlerde bireysel olarak gündeme getirilen ve İsrail’in Filistin politikalarını eleştiren görüşler bazen sınırı aşarak, Yahudi düşmanlığına dönüşebiliyor.
- Türk kuruluşları İkinci Dünya Savaşı ve Yahudi katliamı konusunda bilgilendirme ve tartışma toplantıları düzenlemelidirler. Bu toplantılarda İsrail’in Filistin politikasıyla ilgili görüşler de gündeme gelebilmelidir.
- Araştırma raporu, Sosyal İşler ve İstihdam Bakanı Asscher’a gönderildi.

Hollanda’da Türkler İçin Danışma Kurulu (IOT), bu yıl Şubat ayında Arnhem’den bir grup Türk genci ile televizyonda yayınlanan söyleşide gündeme gelen ve Yahudi düşmanlığı içeren görüşlerin kaynağı ve yaygınlığı konusunda hızlı bir tarama araştırması yaptı. Araştırma, Hollanda’danın değişik bölgelerinde, Türk toplumunda toplumsal alanlarda aktif görev alan değişik görüş ve gruplardan, toplumu yakından tanıyan ve özellikle de gençlerle çalışanlarla yapılan söyleşiler biçiminde gerçekleştirildi.

Araştırma kapsamında özellikle, Arnhem’den televizyon programına katılan gençlerin Yahudi düşmanlığı içeren görüşlerinin nereden kaynaklandığı, Türk toplumunda Yahudi düşmanlığı yapan kurum ve kuruluşların varlığı, yapısal bir düşmanlık söz konusumu, gençlerin bu yöndeki görüşleri bir istisna ise, bu görüşlerin durup dururken nereden geldiği, şeklindeki sorulara cevap arandı. Araştırmada elde edilen bulguların yer aldığı sonuç raporu, Entegrasyon Politikalarından da Sorumlu, Sosyal İşler ve İstihdam Bakanı Asscher’a gönderildi.

Araştırma kapsamında Hollanda’daki Türk toplumunda örgütlü bir Yahudi düşmanlığı yapıldığı bulgusuna rastlanmadı. Hollanda’da faaliyet gösteren dernek ve diğer kuruluşlar arasında Yahudi düşmanlığı yapan bir merkez veya kuruluş bulunmuyor. Bu alandaki bulgular, genel olarak arkadaş ve aile sohbetlerinde bireysel olarak gündeme getirilen görüşlerden ibaret. Bu sohbetlerin ana konusu ise hemen her zaman, İsrail- Filistin sorunu ve İsrail’in Gazze’yi kuşatması hakkında.

Araştırmaya katılanların önemli bir bölümü, son zamanlarda özellikle Başbakan Erdoğan’ın İsrail politikalarını eleştiren çıkışlarının da, İsrail’e bakışı olumsuz yönde etkilediğini ve bu görüşlerin bazen sınırı aşarak Yahudi düşmanlığına dönüşebildiğine dikkat çektiler.

Televizyon programında gündeme gelen Yahudi karşıtı görüşlerin, kaygı yaratmasını doğal karşılamakla birlikte yapılan tarama araştırmasında, toplumda paniğe neden olacak şekilde, Türk gençlerinin Yahudi düşmanlığı içine sürüklendiğini gösteren bir duruma rastlanmadı.

Diğer taraftan, geçmişte Hollanda’daki Türk toplumunda zaman zaman Yahudi düşmanlığı içeren görüşlere rastlanmıştı. Örneğin 2002 yılında Hilversum’dan Özgür Korkmaz isimli bir Türk gencinin “Kanser Yahudiler” şeklinde yaptığı bir rap müzik parçası, Hollandaki Yahudiler ve İkinci Dünya savaşında yakınlarını kaybedenler arasında büyük acı ve kaygıya yol açmıştı. Türk gencinin, “Yabancılar tüm Yahudileri öldürecek “ ve benzeri şekilde ağır sözler içeren şarkısı günlerce Hollanda kamoyunda yankılanmıştı.
Ancak, daha sonra olayın ciddiyetini farkeden Özgür Korkmaz, İsrail Enformasyon ve Araştırma Merkezi (CIDI) Müdürü Ronnie Naftaniel’i ziyaret ederek üzüntülerini iletmişti.
2005 yılında yayımlanan Doğuş Gazetesinde, Anna Frank’ın Hatıra defteri’nin sahte olduğu iddia edilmiş ancak daha sonra gazete bu haberi de yanlış olduğunu belirterek düzeltme yayınlamıştı.

Peki sorun nerden kaynaklanıyor?
Hollanda’daki Türk gençlerinin bir bölümü belirli açılardan kimi zaman iki kültür arasında ve Hollanda toplumuna uzak mesafede yaşıyor. Bu ayrışma ve çelişki sürerken, Filistin’de de İsrail ile ilişkiler sürekli çıkmaz içinde olunca gençler bundan olumsuz şekilde etkileniyorlar. Bir tarafta İkinci Dünya Savaşının kurbanı olan Yahudilerle ilgili bilgiler alıyorlar, diğer tarafta aynı grubun Filistinlilere karşı politikalarına tanık oluyorlar. Bu iki farklı yaklaşım gençlerin zihinlerinde karışıklık yaratıyor ve kendi doğrularını arıyorlar.
Bu nedenle İkinci Dünya Savaşında ölenleri anma, Yahudi katliamı ve Yahudi düşmanlığıyla ilgili düzenlenecek bilgilendirme toplantıları ve etkinliklerde, İsrail’in Filistin politikalarıyla ilgili eleştiriler de gündeme getirilebilmeli ve konu hakkında açık şekilde konuşulabilmelidir.

Hollanda’da zayıf sosyal ve ekonomik durumda yaşayan Türk gençlerinin bir bölümü, Hollanda toplumuna muhalefet konumunda bulunuyor. Dolayısıyla Hollanda toplumu, dışlanan bu gençleri kucaklamadığı sürece, bu kesim arasında Yahudi düşmanlığının oluşma tehlikesi her zaman bulunuyor.

Hollanda’daki Türk toplumunun bu konuda daha duyarlı davranarak, gençlerin bilgilendirilmesi, eğitim, diyalog, karşılıklı ilişki, bilinçlenme gibi noktalarda yaklaşım sergilemesi gerekiyor ve bu inisiyatifin Türk toplumundan gelmesi çok önemlidir. Ayrıca yine Türk toplumundan gençlerin, Yahudi gençleriyle ilişkiye geçerek ortak çalışmalar yapılması bu kaygıların giderilmesinde önemli bir noktayı oluşturuyor.

Yahudi düşmanlığı konusunda mücadele için daha geniş kapsamlı bir araştırma yapılabilir ve yine bu bağlamda aydınlatma toplantıları düzenlenebilir, önyargıların giderilmesine yönelik çalışmalar yapılabilir, gruplar daha çok birbirleriyle buluşturularak tanışmaları sağlanabilir.