Terörle mücadelede yerli silah dönemi
NATO'nun en büyük ikinci ordusu olma özelliğini taşıyan Türk Silahlı Kuvvetleri, envanterine giren yerli silahlarla hem gücünü hem de yurt içi ve dışında terörle mücadeledeki etkinliğini artırdı TSK, taktik ve operatif sınıfta gelişmiş ülkelerle rekabet edebilir düzeydeki İHA'ları sayesinde belirlediği terör örgütüne ait hedefleri hem savaş uçakları hem de silahlı İHA'larıyla imha ediyor Tasarım ve üretimi Türk mühendislerince yapılan 19. ATAK helikopterini teslim alan TSK, bunlarla terörle mücadelede etkin görev yapıyor Kara Kuvvetleri Komutanlığına bağlı ATAK helikopterleri, sınıfının en uzun menziline sahip yerli üretim Cirit füzesini de iç güvenlik harekatlarında kullanıyor Fırat Kalkanı Harekatı ve bölücü terör örgütüyle mücadelede etkin rol oynayan Fırtına obüsü gerek yerli üretim olması gerekse farklı namlu açılarından yaptığı art arda 3 atışın aynı anda hedefi vurabilmesi özellikleriyle dikkati çekiyor
Editör: Turkinfo.nl
13 Ocak 2017 - 05:32
Derlenen bilgiye göre, NATO'nun en büyük ikinci ordusu olma özelliğini taşıyan TSK, envanterine giren yerli silahlarla hem gücünü artırdı hem de yurt içi ve dışında terörle mücadelede etkin rol oynadı.
Türkiye'nin gelişen savunma sanayisi sayesinde dışa bağımlılığını azaltan Türk Silahlı Kuvveleri, taktik ve operatif sınıfta gelişmiş ülkelerle rekabet edebilir düzeydeki insansız hava araçlarıyla (İHA) dikkati çekiyor. Terörle mücadele operasyonlarının sürdüğü bölgelerde yoğun kullanan insansız hava araçlarıyla hedef tespiti yapılıyor. Söz konusu hedefler Hava Kuvvetleri Komutanlığına bağlı savaş uçaklarının yanı sıra yine yerli imkanlarla üretilen silahlı İHA'lar tarafından imha ediliyor.
İHA'lar aynı zamanda hudut güvenliği ve sınır hattının yakından takibine yönelik faaliyetlerde de etkin kullanılıyor. Sayılarının giderek artması planlanan İHA'ların sevk ve idaresi ile toplanacak bilgilerin karar mekanizmalarına hızla ulaştırılması için Ankara'da "İHA ve Keşif Gözetleme Sistemleri Ortak Koordinasyon Merkezi" kurulması hedefleniyor.
19. ATAK teslim edildi
Yerli elektronik ve silah sistemleriyle donatılan ATAK helikopteri de terörle mücadelede TSK'nın önemli silahlarından birini oluşturuyor. 19. ATAK helikopterini düzenlenen törenle geçen hafta teslim alan Kara Kuvvetleri Komutanlığı, bunları terörle mücadele görevlerinde etkin olarak kullanıyor. Yıl sonuna kadar 35'ten fazla helikopterin TSK envanterinde yer alması hedeflenirken yakın zamanda ATAK helikopterlerinin yerli tanksavar silahı UMTAS'ı da kullanması planlanıyor.
TSK, MPT-76'yı teslim aldı
Türk Silahlı Kuvvetlerinin piyade tüfeği ihtiyacının karşılanmasına yönelik Milli Savunma Bakanlığı koordinatörlüğünde başlatılan projede de sona ulaşıldı. Türk mühendislerince tasarımı ve üretimi yapılan Milli Piyade Tüfeği (MPT-76) Projesi'nin yapım aşamasında üretilen 200 silah, birliklere test amaçlı verildi. Birliklerden değişik ortam ve koşullarda alınan iyileştirme önerileri kapsamında silahta gerekli düzenlemeler yapıldı. Bu kapsamda seri üretimine geçilen silahların ilk kafilesi, 11 Ocak'ta düzenlenen törenle Kara Kuvvetleri Komutanlığına teslim edildi.
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak, söz konusu silahların operasyonel faaliyetler ve planlı görevlerde kullanılacağını açıkladı.
Cirit, hedefleri vurdu
Türk mühendislerince üretimi tamamlanan ve envantere giren Cirit füzesi de TSK'nın bir diğer önemli silahı olarak dikkati çekiyor. Hafif zırhlı/zırhsız sabit ve hareketli hedeflere karşı yüksek hassasiyete sahip, sınıfının en uzun menzilli füzesi Cirit, ATAK helikopterlerince de kullanılmaya başlandı.
TSK tarafından Gabar Dağı'ndaki bölücü terör örgütü hedeflerine yönelik düzenlenen operasyon kapsamında ATAK helikopteri, Cirit füzesi attı. Şehit Piyade Er Bayram Kardaş Müşterek Operasyonu'nda ATAK'tan atılan füzeyle teröristlere ait mağara imha edildi.
Roketsan tarafından üretilen füze, dünyanın ilk lazer güdümlü helikopter füzesi olma özelliğini taşıyor. Milli ATAK helikopterinin resmi füze sistemi olarak tanımlanan Cirit sistemi İHA, kara araçları, sabit platformlar, hafif saldırı uçağı ve deniz platformlarına da entegre edilebilme özelliği taşıyor.
Sınırın "Fırtına" bekçileri
Suriye'nin kuzeyindeki terör hedeflerine yönelik devam eden Fırat Kalkanı Harekatı'nın yanı sıra bölücü terör örgütüyle mücadelede de etkin rol oynayan Fırtına obüsü, gerek yerli üretim olması gerekse farklı namlu açılarından yaptığı art arda 3 atışın aynı anda hedefi vurabilme özellikleriyle öne çıkıyor.
Türk mühendislerince geliştirilen, yüksek ve alçaktan mermi atabilen kısa namlulu bu toplar, otomatik atış kontrol ve mermi doldurma sistemlerine sahip. Fırtına obüsünün en önemli özelliğini farklı namlu açılarından art arda yaptığı 3 atışı hedefe aynı anda ulaştırabilmesi oluşturuyor. Bu özellik Fırtına obüsüne 3 obüsün atış gücünü tek başına karşılayabilme imkanı sağlıyor.
Saatte 65 kilometre hıza sahip obüs, yüzde 60 meyile tırmanabiliyor, 3 metre yüksekliğindeki engelleri aşabiliyor, 1,5 metre yüksekliğindeki sudan geçebiliyor. Otomatik doldurma sistemi sayesinde dakikada 6 atım yapabilen Fırtına obüsü, tam zırh özelliğiyle mürettebatını da koruyor. Fırtına obüsünün namlusu Makina ve Kimya Endüstrisinde, atış kontrol sistemleri ASELSAN'da, güç grubu dışındaki diğer sistemler ise yerli sanayiden tedarik ediliyor. Obüs, Sakarya'daki 1'inci Ana Bakım Merkezi Komutanlığında üretiliyor.
Türkiye'nin özgün tasarımlı ilk obüsü
Kara Kuvvetleri Komutanlığınca bilgisayar ortamında dizayn edilerek imalatı gerçekleştirilen Panter obüsü ise özgün tasarımıyla Türkiye'nin ilk obüsü olma özelliği taşıyor. Panter obüsü, araçla çekilebildiği gibi üzerindeki güç grubu sayesinde çekici olmaksızın da hareket edebiliyor. Hızla mevzilenebilen ve kısa sürede atışa hazırlanabilen obüs, 40 kilometre menzile sahip.
Müşterek Taarruz Uçağı üretimi
TSK'nın, envanterine giren yerli silahların yanı sıra yakın zamanda üretilmesi planlanan yerli silahlarla daha da güçlenmesi hedefleniyor.
Bu kapsamda, ekonomik ömürlerini doldurmaya başlayan ve bir kısmı halihazırda envanterden çıkartılan F-4 uçaklarıyla gelecekte envanterden çıkacak F-16 uçaklarının yerini alacak Müşterek Taarruz Uçağı F-35 (JSF) tedariki için kurulan uluslararası projede Türkiye de yer alıyor.
Hava Kuvvetleri Komutanlığının vurucu gücünü ve operasyonel etkinliğini artıracak F-35 projesinde ABD, Avustralya, Danimarka, İngiltere, Hollanda, İtalya, Kanada ve Norveç de bulunuyor. Bu kapsamda uçaklardan ilk 2'sinin 2018'de teslim alınması planlanıyor. Üç yıl boyunca her yıl 8 adet alınması planlanan uçaklar Malatya'da kurulum çalışmaları süren üste konuşlandırılacak. Ayrıca Hava Kuvvetleri Komutanlığının 2030'dan sonraki muharip uçak ihtiyacının yurt içinde özgün tasarım modeliyle karşılanmasına yönelik Milli Muharip Uçak Geliştirilmesi (TF-X) Projesi de yürütülüyor.
Silahlı Hürkuş ve ANKA
Türk Silahlı Kuvvetlerinin eğitim uçağı ihtiyacını milli imkanlarla karşılamaya yönelik Türk Başlangıç ve Temel Eğitim Uçağı (Hürkuş-A) Geliştirme Projesi de hayata geçirildi. Tamamen Türk mühendislerce tasarlanan 2 prototip üretildi, testleri başarıyla tamamlandı. Buradan elde edilen veri ve tecrübeler ışığında, prototipe aviyonik modernizasyon uygulanarak Yeni Nesil Temel Eğitim Uçağı'nın (Hürkuş-B) seri üretimine başlandı.
Bu kapsamda 15 uçağın üretilmesi planlanıyor. Kabul aşamasının tamamlanmasının ardından ilk uçağın gelecek yılın haziranda Hava Kuvvetleri Komutanlığının envanterine alınması hedefleniyor. Ayrıca silahlı uçabilecek Hürkuş'un da kısa süre içinde TSK'ya teslim edilmesi planlanıyor.
Türkiye'nin gurur projeleri arasında yer alan İnsansız Hava Aracı Sistemi ANKA projesi de devam ediyor. Gece ve gündüz, kötü hava şartları da dahil keşif, gözetleme, sabit/hareketli hedef tespit, teşhis, tanımlama ve takip amaçlı, gerçek zamanlı görüntü istihbaratı görevlerine yönelik geliştirilen sistem, 2010'da TUSAŞ tesislerinde düzenlenen törenle hangardan çıkarıldı. Hangardan çıktıktan sonra motoru da çalıştırılan ANKA'nın, kendi kategorisinde dünyanın en iyi operatif sistemi olması hedefleniyor. Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, silahlı ANKA'nın bu sene içinde TSK'ya teslim edilmesinin planlandığını açıkladı.
Hava savunma projeleri
Türkiye'nin farklı menzil ve irtifalarda hava savunma ihtiyacının yerli imkanlarla karşılanmasına yönelik hava savunma projeleri de sürüyor. Bu kapsamda alçak ve orta irtifada hava savunma sağlayacak Hisar projeleri kapsamında Türkiye'de ilk defa hava savunma füzesi geliştiriliyor. Korkut Projesi'nde ise hava araçlarına karşı etkinlik sağlandı, roketlere karşı etkinliğe yönelik çalışmalar sürüyor.
Milli tank Altay
Milli tank projesi Altay'da ise prototip geliştirme ve kalifikasyon aşaması teste hazırlık gözden geçirme çalışmaları gerçekleştirildi. Kalifikasyon ve kabul test süreci başlayan birinci prototip tankın 10 bin kilometre dayanıklılık testleri sürüyor. İkinci prototip tank ile sistem kalifikasyon test atışları yapılıyor.
Özel Maksatlı Taktik Tekerlekli Zırhlı Araç Projesi kapsamında ise Kara Kuvvetleri Komutanlığının tekerlekli araçlar ihtiyacı doğrultusunda 4 farklı konfigürasyonda aracın tedarik edilmesi planlanıyor. Yerli ana yükleniciler tarafından verilen tekliflerin değerlendirilmesine yönelik çalışmalar sürüyor. Türk Silahlı Kuvvetlerine ilk teslimatın 2018'de yapılması planlanıyor.
Terörle mücadelede uydu görüntüleri
GÖKTÜRK-1 uydusu, aralık başında Fransız Guyanası'ndan fırlatıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla Hava Kuvvetleri Komutanlığı ve Savunma Sanayi Müsteşarlığı ev sahipliğinde Türk Havacılık ve Uzay Sanayi AŞ (TUSAŞ) Akıncı tesislerinde düzenlenen törende, fırlatma anı canlı izlendi. 2012'de fırlatılan GÖKTÜRK-2'den sonra ikinci askeri uydu olma özelliğini taşıyan ve geliştirme, üretim ve test faaliyetlerine 19 Temmuz 2010'da başlanan GÖKTÜRK-1 uydusu, TSK'nın hedef istihbaratına yönelik ihtiyacını, coğrafi kısıtlama olmaksızın dünyanın her yerinden yüksek çözünürlüklü uydu görüntüsüyle karşılayacak.
Görüntü çözünürlüğü ve kapasitesi, veri indirme hızı, manevra kabiliyeti ve gelişmiş yer sistem özellikleri ile GÖKTÜRK-1 uydusu, GÖKTÜRK-2 uydusuyla beraber Türkiye'nin uzaydaki gücünü artıracak.
Kamera testleri devam eden GÖKTÜRK-1 uydusu, Hava Kuvvetleri Komutanlığı bünyesindeki Keşif Uydu Tabur Komutanlığı tarafından komuta ve kontrol edilecek. Uydudan alınan görüntülerin terörle mücadele harekatlarında da kullanılması planlanıyor.
FACEBOOK YORUMLAR