Merrill Lynch'den Euro uyarısı

Merrill Lynch'den Euro uyarısı

Merrill Lynch'den Euro uyarısı
Editör: Turkinfo.nl
12 Ocak 2011 - 21:53
Bank of Amerika´nın bir iştiraki olan Merrill Lynch Varlık Yönetimi Türkiye´de son günlerde 2.05 TL düzeyinde seyreden TL/Euro döviz kurunun 2011 Haziran itibariyle 1.62 TL düzeyine ineceği ve yıl sonunda ise 1.80 TL olacağı öngörüsünde bulundu.

Merril Lynch Varlık Yönetimi´nin Türkiye´nin de içinde yer aldığı EEMEA Bölgesi Başekonomisti Türker Hamzaoğlu´da Türkiye´nin birçok dünya ekonomisine göre kriz testinden başarıyla geçtiğini belirterek " 2011 için çok olumlu beklentilerimiz var. Bize göre 2011 Türkiye için mezuniyet yılı olacak ve yatırım yapılabilir ülkeler arasına girecek. Aslında bu konumu Türkiye çoktan hak etmişti. IMF yardımı olmaksızın küresel krizden başarıyla çıktı. Ekonomi yönetimi hem güven tazeledi, hatta güveni daha da arttırdı. Türkiye yatırım yapılabilir ülkeler arasına girerse yeni endekslere dahil olacak ve bu şekilde yeni yatırımcı gelecek. Türkiye yeni bir Brezilya olabilir ve bu sayede makro dönüşümlerini de tamamlayabilir" dedi. Hamzaoğlu, Türkiye´nin mevcut durumda en önemli iki riskinin cari açığın yeniden artış eğilimine girmesi ve küresel enflasyondaki artışın içeriye yansıma ihtimali olduğunu vurgularken, Merkez Bankası´nın gelinen aşamada kısa vadeli faiz oranlarını indirmek yerine öncelikli olarak munzam karşılıkları artırma yoluna gidebileceğini söyledi.

Merrill Lynch Varlık Yönetimi 2011 Yıllık Öngörü Çalışması’nın sonuçlarının açıklanması dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında bir konuşma yapan Merrill Lynch Portföy Stratejisti Johannes Jooste, Euro´nun dünya piyasalarında 2011 içinde de zayıf kalmaya devam edeceğini ve bu yıl için Dolar/Euro kurunun da 1.20 olarak tahmin edildiğini söyledi. Küresel ekonomi üzerindeki en büyük baskının gelişmiş ülkelerle gelişmekte olan ülkelerin büyüme oranları arasındaki dengesizlik olduğuna dikkat çeken Merrill Lynch yetkilisi Jooste "2011’de dünya çapında toparlanma, yükselen ekonomilerin başını çektiği ‘yeni normal’ bir düzene dönüşürken yatırımcıların güvenli gelir büyümesini amaçlamaları gerekiyor. Ayrıca yatırım araçlarının da çeşitlendirilmesi önem taşıyor " dedi.

-"ASYA PASİFK BÖLGESİNDE BÜYÜK DÖVİZ BİRİKİMİ OLDU"-

Merrill Lynch Varlık Yönetimi raporunda ABD’nin çift dipten kaçınmayı başaracağı öngörüsü yapıldığını belirten Johannes Jooste rapora ilişkin şu bilgileri aktardı:

"ABD’de işsizlik rakamlarındaki toparlanma daha önceki ekonomik dalgalanmalara kıyasla çok daha zayıf. Gelişmiş ekonomilerdeki para politikası hâlâ olağanüstü gevşek. Fakat gelişmiş pazarlar dolar yaratırken gelişmekte olan piyasalar da dolar rezervlerini artırdı. Bu durum hem dolar hem de Euro üzerinde baskı yaparak, değer kaybetmesine yol açabilir. Euro’nun 2011 yılında da zayıf kalacağını düşünüyoruz. Dolar ise biraz daha rahat bir seyir izleyecek. Bu durumun Yuan ve gelişmekte olan piyasalara ait bazı başka para birimlerin yükselmesini tetiklemesi ticarette de gergin bir dönem geçirilmesine yol açtı. Para birimlerinin aşırı ya da az değerlenmesiyle varlık değerlemeleri bozulurken, bu sorunun 2011 yılında daha da kötüleşmesi bekleniyor."

Jooste, ABD başta olmak üzere gelişmiş ülkelerin dolar üretirken, yükselen piyasaların da sürekli dolar topladıklarını hatırlatarak, "Asya Pasifik bölgesinde ciddi bir rezerv birikimi oldu. G7´nin yarattığı ucuz ve bol likidite nedeniyle Asya Pasifik bölgesinde 3.7 trilyon dolara yaklaşan bir rezerv birikimi ortaya çıktı" yorumunu yaptı.

-"TOPARLANMA YAVAŞ OLACAK, ÇİN YUMUŞAK İNİŞTE"-

2010 yılında yaklaşık yüzde 4,9 olan küresel ekonomik büyümenin 2011 yılında yüzde 4.3’e gerilemesinin beklendiğini söyleyen Johannes Jooste, ABD ve kıta Avrupa’sındaki toparlanmanın beklenenden daha yavaş olacağını belirterek, ABD iç pazarında artan tüketim sayesinde Çin’in ekonomik büyümesinde de bir yumuşak iniş yapacağını vurguladı. “Dünya ekonomisi iyileşirken yatırımcılar devlet ve şirket tahvilleri yerine emtiaları ve özkaynakları tercih etmeli. Özkaynaklar içinde, sermayeyi büyütmekten çok temettülere odaklanılmalı,” diyen Jooste “Ayrıca yatırımcılar yükselen pazarların borcuna ihtiyatla yaklaşmalı ve aşırı değerli varlıklardan kaçınmaya özen göstermeli” yorumunda bulundu. Johannes Jooste, küresel ekonomide yaşanan son resesyonun önceki üç resesyondan da daha derin olduğunu ve iyileşmenin de daha yavaş gerçekleştiğini kaydetti.

-"TÜRKİYE BU YIL YÜZDE 5.3 BÜYÜR"-

Jooste, gelişmekte olan piyasalardan gelen talep ile Almanya’nın 2010 yılında hızlı bir şekilde toparlandığını belirterek, 2011 yılında da Euro bölgesinde İspanya, Fransa ve İtalya gibi pek çok ülkede yüksek büyümeler gözleneceğini ifade ederek rapordaki şu değerlendirmeleri dile getirdi:

"Çevre ekonomilerin zayıflığı Euro Bölgesi’ne ciddi zarar veriyor.ABD ekonomisinin 2010 yılında yüzde 2.8 olarak gerçekleşen büyümesinin 2011 yılında da yüzde 2,8’de kalacağını öngörüyoruz.. Toparlanmanın küresel bir şekilde devam etmesi halinde, yılın ikinci yarısında büyümenin hızlanması ve işsizlik rakamlarının gerilemeye başlaması beklenebilir. Almanya´da 2010 için yüzde 3.5´lik bir gerçekleşme ve 2011 için de yüzde 2.1´lik bir büyüme öngörümüz var. İngiltere’de ise yıllık büyüme güçlenerek yüzde 2’ye çıkacak. Diğer yandan Çin ekonomisinin yüzde 9, Hindistan ekonomisinin ise yüzde 8,2 büyümesini bekliyoruz. 2010’daki Tayland, Türkiye ve Endonezya gibi gelişmekte olan piyasalara gözlenen güçlü sermaye akışının 2011 yılında da sürmesi söz konusu olacak."

Johannes Jooste, Merrill Lynch´in Türkiye ekonomisinin 2010´da büyümesinin yüzde 8.3 olarak gerçekleşeceği ve 2011 için de yüzde 5.3´lik bir büyüme öngörüsü yaptığını söyledi.

-AVRUPA BANKACILIK SİSTEMİNDEKİ RİSKLER-

Avrupa´daki mali risklerin Avrupa bankacılık sistemi için önemli bir tehdit olarak kalmaya devam ettiğine vurgu yapan Jooste, Yunanistan, İrlanda, İspanya ve Portekiz´in oluşturduğu toplam bankacılık riskinin 708.9 milyar dolar düzeyinde olduğuna dikkat çekti ve kamu borcunun gelişmiş ülkelerde tırmanmaya, gelişmekte olan ülkelerde ise düşük kalmaya devam ettiğini söyledi.

Merrill Lynch Varlık Yönetimi 2011 Yıllık Öngörü Çalışması’nın verilerini değerlendiren Johannes Jooste, "Rapora göre gelişmekte olan ekonomiler, küresel tasarrufun ana kaynağı haline geldi. 2009-2014 yılları arasında gelişmekte olan piyasalarda bireysel tasarruf oranlarının, reel gelirin yüzde 33’üne çıkmasını bekliyoruz. Gelişmiş ekonomilerde ise tersi durum hakim. Söz konusu tasarruflar, yükselen pazarların büyümesine ‘doping yaparak’ artan tüketici talebinin karşılanmasını sağlıyor. Bu arada ABD tüketicileri borçlarını azaltmak için çaba gösterirken, Avrupa ekonomisi ise devasa bütçe açıklarıyla mücadele ediyor" dedi.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

Tüm gelişmelerden haberdar olmak için Turkinfo Hollanda Haber'i:

Adreslerinden takip edin!