Reklam

Türk Gençleri Hocalı Soykırımını Andı

Hollanda Türk Gençleri Hocalı Soykırımını Andı

Türk Gençleri Hocalı Soykırımını Andı
Editör: Turkinfo.nl
04 Mart 2013 - 17:59
Reklam
Reklam




Hollanda’nın başkenti Amsterdam’ın kent merkezinde bulunan Federasyon merkezinde yapılan buluşmaya çok sayıda Hollanda yurttaşı Türkler yanı sıra akraba ve soydaş Türkler de katıldı. Buluşmada Hocalıda Türklere karşı yapılan soykırımın tarihi gelişimi yanı sıra Türkçe hakkı ve Türk kimliğine karşı Amsterdam Belediyesi destekli olarak yürütülen ırkçı kara propaganda gibi Hollanda Türk toplumunu ilgilendiren pek çok konuda değerlendirmelerde bulunuldu. 
HTGF Genel Başkanı Kılıç’ın AçıklamasıHollanda Türk Gençlik Kuruluşları Federasyonu (HTGF) Genel Başkanı Oğuzhan Kılıç yaptığı konuşmada; “25-26 Şubat 1992 tarihlerinde Azerbaycan Cumhuriyeti’nin siyasi sınırları içinde bulunan Hocalı kenti ayrılıkçı Ermeni çeteleri tarafından basılarak; 106’sı kadın, 63’ü çocuk, 70’i yaşlı olmak üzere toplam 613 Azerbaycan Türk’ü vahşice katledildiler. Azerbaycan Cumhuriyeti toprağı olan Karabağ Bölgesi, Ermenistan devleti tarafından donatılıp desteklenen eli kanlı Ermeni çeteleri tarafından işgal edildi. Akabinde, Karabağ’ın yerleşik halkı olan Türkleri topraklarından kovuldular. Saldırılarını Dağlık Karabağ dışına da taşıran katil Ermeni çetelerinin terör kampanyası sonucu Azerbaycan topraklarının yüzde yirmisi işgale uğramıştır. Yerleşik halkı kadim topraklarından kovmak için soykırım ölçüsünde acımasız bir etnik temizlik yapmışlardır. Bu sistematik soykırım sonucunda topraklarından kovulan 1 milyona aşkın Azerbaycan Türk’ü halen Bakü’nün varoşlarında sefalet içinde yaşam savaşımı vermektedir. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin ‘Ermeni kuvvetlerinin işgal ettiği topraklardan çekilmesi’ne ilişkin 822 sayılı kararı almış olmasına rağmen uygulaması sonuçsuz kalmıştır. Kararın ardından AGİT (Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı) bünyesinde kurulan ve aralarında eş-başkan olarak ABD, Fransa ve Rusya yanı sıra Türkiye, Hollanda, Almanya ve İsveç dâhil 8 üye ülkenin olduğu Minsk Gurubu da, işgalin sonlanmasına ve kaçkınların yurtlarına dönmesini sağlayamamıştır. 
Ermeni yöneticiler barış düşmanlığı yapıyorGerek önceki Ermenistan devlet başkanı Koçaryan gerek şimdiki devlet başkanı Sarkisyan, Karabağ işgali ve Hocalı soykırımı sürecinde etnik temizliğe yönelik terör kampanyalarında çete yöneticiliği yapmış katillerdir. Geçmişlerinde ‘egemen bir ülkenin toprağını işgal etmek’ ve ‘etnik temizliğe yönelik terör faaliyetinin komutanlığını yapmak’ olan Ermenistan’ın bu günkü yöneticileri barışın ve karşılıklı dostluğun en büyük düşmanıdırlar. Komşu ulusların ve ülkelerin barış içinde bir arada yaşamalarının en büyük engeli, Ermenistan’ın yaptığı gibi; uluslar arasında kalıcı düşmanlığa ve ötekileştirmeye yönelik bir anlayışın devlet, din ve eğitim politikası haline getirilmiş olmasıdır. Acımasız Ermeni Kilisesi’nin yönlendirdiği katillerin döktüğü kanla kurulmuş Ermenistan, uluslararası hukuku tanımamakta kararlı görünmektedir. Bu hukuk tanımazlara, hukuku bildirerek eğriyi doğru koyacak meşru bir eylemin yapılmasına olan ihtiyaç gün geçtikçe gecikmektedir.
Amsterdam Belediyesi Türk düşmanı toplantılar için bazı STK’lara para verdiTürkiye yanı sıra milyonlarca Türk yurttaşlarımızın yaşadığı Avrupa’da dahi, “Hepimiz Ermeniyiz” diye bağırttırdıkları marjinal bir takım fikirlere kapılmış yurttaşlarımızı satın alarak ettirdikleri hainlik, bitmek ve tükenmez bilmeyen kin, nefret ve düşmanlıklarının ürünü olarak canlılığını korumaktadır. Gençliğimiz ve halkımız, soydaşlarımıza yapılan soykırımı destekleyen ve sözde “Ermeni soykırımının Hollanda’da tanınması gerektiği” çığırtkanlığını sergileyen, Hollanda devleti ve Amsterdam Anakent Belediyesi tarafından finanse edilen, ‘Türkiyeli’lik zırvalamalarıyla ortalığa çıkanların ‘eşit haklar mücadelesi yalanlarına’ ve ‘sahte Türkçe fedailiğine’ kapılmamıştır. Zira bunlar Hollanda okulunda Türkçe konuştuğu için eğitimine son verilen başta Denizhan Murat Üresin olmak üzere Türkçe mağduru gençleri ahlaksızca suçlayan, karalayan ve hakaret etmeyi ihmal etmeyenlerin Türkçe sevdasından bahsetmeleri abesle iştigaldir ve hiç inandırıcı değildir.
Gazeteci Hrant Dink cinayetini, Hollanda medyası önünde “Türkiye’de Ermeni soykırımı vardır demek yasaktır, cezalandırılabilirsiniz. Dink onun için öldürüldü.” yalanına sarılan ve bu yolla Dink cinayetini kötüye kullanarak Türkleri vahşi katiller olarak göstermek, karanlık zihniyettin Türk kimliğine saçtığı kindir. Zira bunların geçmişleri kronik hastalık olarak günümüze kadar taşımaya çalıştıkları Türk kimliğine olan düşmanlıkla doluydular. Bu tür ırkçı ve çatışmacı yaklaşımların Hollanda’ya ve yakın çevremize taşınması toplumumuz açısından zararlıdır. Maksatlı olarak çarpıtılmış bilgilerle Türk kimliğine hakaretlerin edildiği toplantı ve gösterilerin Amsterdam Anakent Belediyesi başta olmak üzere kimi Hollanda kamu kurumlarının mali desteğiyle bazı sözde sivil toplum örgütlerini kullanarak yapılması vahimdir. Hollanda’da, Ermenistan devletinin etkisinden ve ırkçı Ermeni’lerden (Ermeni diasporası) etkilenmiş Türk düşmanı kimi maksatlı kişilerin etkisinden söz etmek mümkündür.  Amsterdam Anakent Belediye Başkanı Eberhard van der Laan, geçen bir yıllık süre içinde halen tatmin edici bir açıklama yapamamıştır. Biz eleştirimizi yapıyoruz. Ülkede barışın egemen olmasını arzuluyorsak devlet ve belediye’nin bu tür marjinal grupların desteklenmesinden vazgeçmelidir, saldırgan yaklaşımlardan kaçınmalıyız ve birbirimizin değerine ve kutsallarına saygıyla yaklaşmalıyız.
Politikayla tarih karıştırılıyorGünümüz Ermenistan’ı yöneten zihniyet ve bu düşmanlıkla yetiştirilen Ermeniler ile bu karanlık ırkçı kafa yapısına Türk ulusunun içinde çıkarak destek olan kişilik yoksunları, geçmişin olaylarını dönem koşullarından soyutlayıp çarpıtarak yeniden kurgulamayarak, ‘politik tarih yazıcılığı’na soyunmaktadırlar. Tarihi çarpıtarak; Türk kimliğine, Atatürk devrimlerine ve Cumhuriyet kazanımlarına düşmanlıkla kimsenin bir yere varamadığı açıkken bu ihanet ve ahlaksızlığın sürdürülmesine hiçbir anlam yoktur. Bütün bunlar karşısında İsmet İnönü’nün şu veciz sözünü hatırlamadan edemem “Hiç bir ülke yoktur ki, kendi içerisinde bizimkisi kadar çok hain çıksın.” demişti.  
Ermenistan geri çekilmeli, toprak iddiasından vazgeçmeli ve hukuka saygılı olmalıErmenistan, Türkiye ve Azerbaycan’la barış içinde bir arada yaşamak istiyorsa bir an önce komşusunun topraklarını işgal için donatıp silahlandırdığı çetelerini geri çekmeli ve Türkiye’ye olan toprak iddiasından vazgeçerek, hukuka saygısını göstermelidir.
Hollanda Türk Gençlik Kuruluşları Federasyonu (HTGF), 20. yüzyılın sonlarında yaşanan Karabağ’ın Ermeni teröristleri tarafından işgali ve Hocalı soykırımı sürecinde yaşamını kaybeden ve topraklarından kovulan Türklerin acılarını paylaşmakta; işgalcileri ve etnik arındırmaya yönelik terör kampanyasının ve soykırımın sorumlularını şiddetle kınamaktadır; Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ve AGİT Minsk Grubu’nun sonuç alıcı çalışmalar yapması durumunda inandırıcılığını koruyabileceği düşüncesini kamuoyu ile paylaşmaktadır. Hollanda Türk Gençlik Kuruluşları Federasyonu (HTGF), adaletin sağlanması için gönüllü seferberlik çerçevesinde soydaşlarımızla dayanışma içinde Hollanda ve AB nezdinde yapmakta olduğu çalışmaları inançla sürdürecektir.” dedi.


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

Tüm gelişmelerden haberdar olmak için Turkinfo Hollanda Haber'i:

Adreslerinden takip edin!