Kıbrıs'ta 1 Temmuz Krizi
Kıbrıs'ta 1 Temmuz Krizi
Sosyal Demokrat Partiye yakınlığı ile bilinen Friedrich Ebert Vakfı ile Alman-Kıbrıs Forumu adlı derneğin işbirliği ile Berlinde pazartesi akşamı düzenlenen toplantıda, Kıbrıs Cumhuriyetinin dönem başkanlığından beklentilerin yanı sıra Kıbrıs meselesinin tarihî boyutları ve Türkiye ile ilişkiler tartışıldı.
"ÖNCE TÜRKİYE´NİN TUTUMUNU GÖRMEK GEREKİYOR"
Kıbrıs Cumhuriyetinin Avrupa Birliği dönem başkanlığını devralmasından sonra, Türkiye altı ay boyunca dönem başkanlığı ile temas kurmamayı planlıyor. Ankaradan gelen bu tür açıklamalar Almanyada kaygıyla karşılanırken, Avrupa Parlamentosu Eski Başkanı Mechtild Rothe, öncelikle bekleyip Ankaranın tutumunu görmek gerektiğini ifade etti. Rothe, Türkiyenin tanımadığı Kıbrıs Cumhuriyetinin Avrupa Birliği üyeliği öncesinde yaşananları "Kıbrıs ile üyelik müzakerelerine başlandığı zaman, Türkiye büyük bir kararlılıkla Avrupa Birliği ile ilişkileri keseceğini söylemiş ve durumu protesto etmişti sözleriyle hatırlattı.
Ancak Türkiye, Kıbrıs Cumhuriyetinin 1 Mayıs 2004 tarihinde Avrupa Birliğine üye olmasının ardından, Brüksel ile ilişkileri kesmedi. Yaklaşık 30 yıldan beri Kıbrıs sorunu konusunda çalışmalar yürüten Rothe, son haftalarda yaşanan gelişmelerin de Türkiyede yeni bir ümit yarattığını belirtti: Geçtiğimiz hafta Avrupa Birliği Komisyonunun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle Ankaradaydı. Üyelik sürecine yeni bir ivme kazandırılmasına karar verildi. Bunun yanı sıra Hollandeın (Fransada) seçimleri kazanmasının ardından, Ankarada bazı şeylerin değişeceğine dair yeni bir ümit doğdu. Edindiğim izlenime göre, bu gelişmeler Ankarada Avrupa Birliği yanlılarını güçlendirdi. Bu nedenle de dikkatle bakmak ve Türkiyenin gerçekten nasıl bir tutum izleyeceğini görmek gerektiğini düşünüyorum.
Türkiyenin Kıbrıs politikasının da yıllar içinde değiştiğine dikkat çeken Rothe, Ankaranın artık bu sorunun çözümünü istediğini belirtti.
Ancak Rothe önümüzdeki dönemde bu sorunun çözümünün beklenmediğini vurguladı.
DOĞALGAZ VE PETROL ARAMA TARTIŞMALARI
Kıbrıs Cumhuriyetinin dönem başkanlığının ayrıca Akdenizde doğalgaz ve petrol arama çalışmalarına ilişkin tartışmaların gölgesinde geçmesi bekleniyor. Alman Meclisi Avrupa Birliği İşleri Komisyonu Kıbrıs Raportörü Heinz Joachim Barchmann, Türkiyenin önümüzdeki dönemde de doğalgaz ve petrol arama çalışmalarını engellemeye çalışabileceğini söyledi. Kıbrıs tarihi konusunda çalışmalar yapan Prof. Dr. Heinz Richter ise bu meseleye ilişkin şunları kaydetti: Türkiye, Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesini imzalamayı hep reddetti. Bu sözleşmeye göre, her adanın kara suları ve kıta sahanlığı, münhasır ekonomik bölge olarak sayılıyor. Ancak Türkiyeye göre, Egedeki adalar bir deri üzerindeki siğil gibi, yani anakaraya bağlı değil, koparılıp alınabilirler. Bu görüş, yıllar boyunca Ege sorunundaki başlıca argümanlardan biri haline gelmişti. Şimdi, yeniden ortaya çıktı. Richter, bu çerçevede Kıbrıs sorununun üç ayağı bulunduğunu, Ege sorunu, azınlıklar sorunu ve Kıbrıs meselesi çözülmeden Adadaki problemlere çözüm bulunamayacağını dile getirdi.
FACEBOOK YORUMLAR