Kıbrıs petrolde yüzüyor

Kıbrıs Rum kesiminde yayımlanan Simerini gazetesi, Ada etrafında gerek 100 yıllık ihtiyacı karşılayabilecek gerekse de yıllık 1 milyar Euro’luk petrol ve doğalgaz yataklarının bulunduğunun kesinleştiğini bildirdi.

Gazeteye göre, Rum yönetimi Türkiye’nin Kıbrıs petrollerine iştahının artmasından endişeli ve bu nedenle kamuoyu karşısında suskun kalmayı tercih ediyor.

Kıbrıs adasının petrol ve doğal gaz yataklarıyla çevrili olduğundan artık kuşku duyulmadığı Limasol ve Baf açıklarında çok büyük, araştırılmamış, rezervler bulunduğu bildirildi.

Simerini “Bizi, Petrol ve Doğal Gaz Denizi Çevreliyor... Ulusal Zenginliğimizden İstifade Etmeye Yönelik Türk Maharetleri” başlıklı haberinde Ada etrafında, gerek 100 yıllık kendi ihtiyacını karşılayacak, gerek yılda bir milyar Euro’luk ihraç edilecek kadar çok petrol ve doğalgaz olduğunun artık kesin olduğunu yazdı.

TÜRKİYE’DEN KORKUYORLAR

Rum yönetiminin, Türkiye’den korktuğu için bu konuda medyayı susturduğunu belirten gazete Yunanistan Çevre Bakanı Tina Birpili’nin daha da ileri giderek, Akdeniz’de petrol sondajlarının durdurulması için AB içerisinde, İtalyan meslektaşı Stefania Prestiziacomo gibi müttefikler aradığını hatırlattı.

Gazete Birpili’nin bu inisiyatifinde, Meksika Körfezi’ndeki gibi bir kaza tehlikesini gerekçe gösterdiğini ancak asıl sebebin;
Yunanistan’ın,“Türkiye’nin Ege ve Kıbrıs petrollerine iştahından” korkması olduğunu; Güney Kıbrıs’la denizdeki “münhasır ekonomik bölge sınırlarını belirleme” anlaşması yapmaktan kaçmasının da Yunanistan’ın bu korkusunun göstergesi olduğunu belirtti, özetle şunları yazdı:

BAF’TAN BAŞLIYOR RODOS’A UZANIYOR

“Uzmanlar münhasır ekonomik bölgenin Baf’tan başlayıp Rodos bölgesindeki Yunanistan münhasır ekonomik bölgesine kadar uzandığını, böylece Türkiye’nin Kıbrıs’ın geniş batı bölgesine ulaşımını kaybettiğini söylüyorlar. Burada deniz altındaki kayaların altında petrol bulunuyor ve biz; Rus uyduları ve Cumhuriyet’in kiraladığı araştırma gemileri tarafından petrol rezervleri saptandığını söylemeye bile cesaret edemiyoruz.

Mesele, Ticaret Sanayi ve Turizm Bakanı Andonis Pashalidis’in; Kıbrıs’ın hidrokarbon (petrol ve doğal gaz) sondajlarına başlamaya hazır olduğunu Yunan bakanlara söyleyip söylemediğidir. Münhasır ekonomik bölgedeki 12. parselin imtiyaz hakkını alan Amerikan Nopol şirketi hali hazırda, komşumuz İsrail’in münhasır ekonomik bölgesindeki denizaltı sondajlarıyla birlikte faaliyet göstermeye hazırdır.

Kıbrıs’ın deniz bölgesindeki büyük hidrokarbon yatakları istiladan önce de biliniyordu ancak tam olarak yerleri saptanmamıştı. Türkler bilselerdi belki planlarını buna göre yapar ve Kıbrıs’ın diğer parçasını da alırlardı.”