Hollanda'da ırkçı, Türk ve müslüman düşmanı partilere karşı çıkmak için DENK'e oy verin
Hollanda’da geleceğini düşünüyor ve Wilders ve onun gibi ırkçı, Türk ve müslüman düşmanı partilere karşıysanız DENK PARTİSİ’NE OY VERMEK İÇİN SANDIĞA GİDİN!
Editör: Turkinfo.nl
11 Mart 2021 - 09:15
İlhan KARAÇAY’ın dileği…
*Hollanda’da Wilders ve onun gibi ırkçı, Türk ve müslüman
düşmanı partilere karşı çıkmak için DENK’e oy verin.
*Hollanda’da, geleceğinizi düşünüyorsanız, çocuklarınızın, sizin
gibi kıyıma uğramalarını istemiyorsanız DENK’e oy verin.
*Hollanda’da, sosyal ve kültürel ihtiyaçlarınızın devlet tarafından
karşılanmasını istiyorsanız, DENK’e oy verin.
*Hollanda’da, vergi dairelerinin gazabına uğramak
istemiyorsanız DENK’e oy verin.
*Hollanda devletinin, Türkiye ve Türkler’e karşı yanlış tutumuna
karşı çıkılmasını istiyorsanız, DENK’e oy verin.
Özgür iradenize saygıda kusur etmek istemiyorum ama, hangi ideolojiye önem veriyorsanız verin, 15, 16 ve 17 mart günleri yapılacak olan Hollanda genel seçimlerinde, sandığa gitmek veya mektupla oy vermek, Hollanda halkı için ne kadar önemliyse, yabancı kökenliler için de bir o kadar önemlidir.
Hepimiz çok iyi biliyoruz ki, Hollandalı seçmen ile Türk seçmen arasında çok büyük davranış farklılığı vardır. Tabii ki istisnalar hariç. Genel duruma bakıldığı zaman, Türk seçmen spor takımı tutar gibi, siyasi parti tutucusudur. Naçizane şahsım bile, ‘Ben CHP kökenli bir ailenin çocuğuyum’ diyorum ama, haber ve yorumlarımda hep tarafsız ve objektif olmayı yeğliyorum.
Türk seçmenler genelde, siyasi partilerin programlarına değil, parti liderlerinin laf ebeliğine kulak veriyorlar. Buna karşın Hollandalı seçmenler, siyasi partilerin programlarını okuyor, televizyonlardaki tartışma programlarını izliyor, medyadan yararlanıyor ve oyunu duruma göre kullanıyorlar. Bu nedenle de, Hollanda siyasi tarihinde, tek başına iktidar olmuş bir partiye rastlamak mümkün değildir.
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Hollanda’da yapılan seçimlerde, 150 sandalyeli parlamentoda çoğunluğu teşkil edecek 76 sandalyeyi hiçbir parti kazanamamıştır.
1945’ten bu yana, koalisyon çerçevesinde 30 kabineye 15 Başbakan liderlik yapmıştır.
Anlayacağınız, Hollandalı seçmenler, kendilerini refah içinde yaşatacaklarına inandıkları siyasi partileri seçmek için ince eleyip sık dokurlar.
Şimdi gelelim Hollanda’daki Türk kökenli seçmenlere.
Hollanda, 1986 yılında anayasada bir değişiklik yaparak, yabancı uyruklulara yerel seçimlerde, yani sadece Belediye Meclisi seçimlerinde oy hakkı tanımıştı.
Genel seçimlerde oy kullanma hakkı için, Hollanda vatandaşı olma şartı hâlâ geçerli.
1986 yılında yapılan Belediye Meclisi seçimleri öncesinde, ilk defa oy kullanacak olan Türkler’i etkilemek için, tüm siyasi partilerin lider kadroları Türk derneklerini ve camileri ziyaret etmişler ve pek çok vaatlerde bulunmuşlardı.
Türkler, sadece seçme değil, seçilme hakkına da sahiplerdi. İlk seçimde 16 Türk Belediye Meclisi’ne girme başarısını göstermişti.
Bu durumu göz önünde tutan siyasi partler, Türk oylarından yararlanabilmek için Türk aday sayısını çoğalttılar. Daha sonraki seçimlerde Belediye Meclisleri’ne seçilen Türk sayısı ikiyüzü geçti. Yani, her yerel seçimde Belediye Meclisleri’ne ikiyüzü aşkın Türk seçiliyor.
Siyasi partiler, Hollanda vatandaşlığına geçmiş olan yabancıların oylarından yararlanmak için, milletvekilliği aday listelerine de yabancı aday koymaya başladılar.
Yabancı gruplar arasında Türkler’in ağırlığı diğerlerinden fazlaydı. Zira şu anda Hollanda tabiyenine geçmiş olan Türk kökenli sayısı 350 bini buldu. 350 bin Türk kökenlinin 230 bini de seçme ve seçilme hakına sahip.
Türkler’in ve Türk kökenlilerin oylarını küçümsemek isteyen Hollanda medyası, ‘Türkler sandığa gitmiyor’ ve ‘Türkler’in yüzde otuzbeşi oy kullanıyor’ gibi yalan haberler verirken, kendi yaptığımız araştırmalarda, Türk adaylara verilen tercihli oylara baktığımız zaman, Türkler’in yüzde yetmişe yakınının oy kullandığını saptıyorduk.
Ayhan Tonca Osman Elmacı Erdinç Saçan
2006 yılında yapılan genel seçimler öncesinde, Hıristiyan Demokratlar Birliği CDA, Ayhan Tonca ve Osman Elmacı’yı, İşçi Partisi PvdA da Erdinç Saçan’ı, sözde Ermeni soykırımı kararını desteklemedikleri için adaylıktan çıkarmışlardı.
O güne kadar, Türk seçmenlerin özgür iradesine karışmazken, o günden sonra Türk seçmenlere hitaben yaptığım yayınlarda bu kuralı kaldırdım ve Türk seçmenleri, Demokrat 66 Partisi adayı Fatma Koşer Kaya’ya oy vermeye çağırmıştım. Parti lideri Alexander Pechtold, Fatma Koşer Kaya’nın, aday listesinde seçilemeyecek bir sırada olmasından hoşlanmamıştı ama Parti Kurul’u buna karar vermişti. Bu konuda Pechtold ile yaptığım görüşme de işe yaramamıştı. Artık tek şansımız tercihli oylardı. Ne mutlu ki, Türklerden gelen tercihli oylar nedeniyle Fatma parlamentoya girdi. Bu sonuç, Hollanda medyasını ve siyasetçileri çok kızdırmıştı.
FACEBOOK YORUMLAR