Dünya Dışı Yaşam Keşfedildi
Dünya Dışı Yaşam Keşfedildi
Kozmoloji dergisinde (Journal of Cosmology), 4 Mart 2011de yayınlanan bir yazı yalnız bilim dünyasını değil tüm insanlığı sarsacak nitelikte. NASA uzmanlarından Dr. Richard B. Hoover, Dünya dışından gelmiş olan 5 meteoritte fosil bulduğunu ilan etti. Dr. Hoover, analizlerinde bulunan fosillerin Dünyadan bulaşmış olamayacağını, Dünya dışı kaynaklardan geldiği sonucuna vardı. Fosiller Dünyadaki trikomik cyanobakterilere ve filamansal kükürt türü bakterilere çok benzemekte.
Yayınlanan makale o kadar önemli görülmekte ki, Kozmoloji Dergisinin baş editörü Harvard-Smithsonian Astrofizik Merkezinden Dr. Rudy Child yayından önce konunun önde gelen 100 bilimadamına makaleyi göndererek onlardan görüş istemiş. Ayrıca 5000 kadar bilimadamından da genel davet yoluyla görüşleri istenmiş. Dergi 7-11 Mart tarihlerinde lehte ve aleyhte gelen görüşleri yayımlayacak.
Bu düzenleme herhalde, bilim yayıncılığı tarihinde bir ilk. Bir makale üstüne bu şekilde geniş katılımlı ve davetli bir bilimsel tartışma daha önce organize edilmemiştir. Dr. Child bilimin ilerlemesinin en iyi yolunun bu olduğunu, söylemekte.
Makalenin yazarı olan Dr. Richard Hoover, gayet saygın bir bilimadamı ve astrobiyolog. NASAda başarılı çalışmaları ve yayınları ile ilgili çevrelerce tanınmış ve takdir edilmiş birisi.
Dr. Hoover 5 meteoridi incelemiş. Bunların hepsi CI1 carbonaceous meteoritleri olarak biliniyor. Bilindiği gibi meteoritler Dünya dışından gelmiş taş parçaları. Dünyada kayıt altına alınmış 35 bin kadar meteorit bulunmakta. Bunlar yapılarına ve içeriklerine göre sınıflara ayrılmış. Aralarında carbonaceous türü olanlar çok nadir. Bilinen sadece dokuz tane carbonaceous meteorit var. Bunlardan beşi düşerken gözlenip elde edilmiş ve Alais, Ivuna, Orgueil gibi belirli adlarla anılmakta. Diğer dördü ise Antarktik buzullarında Japon araştırmacılarca bulunmuş. Dr. Hoover tarafından incelenen CI1 meteoritleri 1806, 1864, 1922, 1938 ve 1965 yıllarında Dünyanın çeşitli bölgelerine düşmüş olanlar. Ağırlıkları 1 gram ile 14 kg arasında değişiyor.
Dr. Hoover CI1 meteoritlerinin bulunduğu Chicago ve Paristeki müzelerden özel izinle aldığı küçük örneklerin taze çatlamış iç yüzeylerini ESEM ve FESEM türü (ESEM, Environmental Scanning Electron Microscope, ve FESEM, Field Emission Scanning Electron Microscope) tarayıcı elektron mikroskopu ile incelemiş. Görüntülerde büyük karmaşık filament yapılarına rastlamış. Bu yapılar iç hücreler olarak ve büyüklük olarak Dünyamızda bilinen trichomic cyanobacteria ve diğer trichomic prokaryotes bakteri türlerine çok benzemekte. Görünen yapılar Dünyadaki bakterilerde üreme için kullanılan özel hücreleri de içermekte. Benzeyişler makalede resimlerle ve ayrıntılı olarak açıklanmakta.
Meteorit örnekleri, enerji saçılımlı X-ışınları spektroskopisi (EDS) ile incelendiğinde bunların karbon bakımından zengin olduğu, içlerinde magnezyum sulfat ve diğer mineraller bulunduğu görülmekte. Ancak meteoritlerdeki azot miktarının aletin ölçemeyeceği kadar düşük bir düzeyde olduğu görüldü. Dünya atmosferinde ise azot %78 gibi yüksek bir oranda bulunmakta. Dünyada geçmiş jeolojik zamanlardan geldiği bilinen cynobakteri örnekleri incelendiğinde, nispeten genç (binlerle veya yüz binlerle yıl) olanlarda azot bulunurken birkaç yüz milyon yıl veya 2-3 milyar yıl öncekilerde ise azota rastlanmıyor.
Veriler ve incelemeler, meteoritlerdeki bakteri fosillerinin Dünyadan bulaşmış değil geldikleri orijinal yerlere ait olduğunu göstermekte. Daha da ötesi bu bakteriler orijinal yerlerinde su içinde büyümüşler ve öldüklerinde gene su içindeydiler. Öldüklerinden çok sonra Dünyaya düşmüşler.
Meteoritlerdeki amino asitlerde ölçülen δ13C ve D/H değerleri ve bulunan diğer organik maddeler taşların Dünya kaynaklı değil, kuyruklu yıldızlardan gelmiş olabileceği görüşü ile uyumlu. Makaleye göre bu meteoritlerin orijinal kaynağı, yörüngesi Güneşe yakınca olduğu için sıvı su bulunduran kuyruklu yıldızlar, veya içinde su denizleri bulunan Jüpiterin Europa, veya Saturnun Enceladus uyduları olabilir.
Makale, Dünyaya ilk yaşamın ilkel bir düzeyde de olsa uzaydan geldiğini ileri süren kesimine önemli destek sağlamakta. Biyologlar, hemen hemen tümüyle, Dünyadaki yaşamın basitten karmaşık biçimlere evrim yoluyla nasıl gelişerek geldiği konusunda, yani Darwinin evrimi kuramında, görüş birliğinde olsalar da yaşamın ilk olarak nasıl başladığı bir bilinmezlik ve arayış konusu. Dr. Hoover makalesiyle bu konuda son derece önemli bir bulgu ortaya koymuş bulunuyor. Önümüzdeki günlerde yayınlanacak diğer bilim adamlarının görüşleri de aynı derecede önem taşımakta.
Kaynak: Prof. Dr. Fuat İNCE - fuat (at) bilimania.com
Makaleye ulaşılacak adres:
http://journalofcosmology.com/Life100.html
FACEBOOK YORUMLAR