Reklam

Beyaz anlattı milyonlar alkışladı!

Beyaz anlattı milyonlar alkışladı!

Beyaz anlattı milyonlar alkışladı!
Editör: Turkinfo.nl
15 Haziran 2009 - 08:16
Reklam
Reklam

Beyaz, ekranda yokluk yaşadığı günleri anlattı, seyirciden büyük alkış topladı. Beyaz, çekinmeden anlattığı şeyler, yıllar sonra paraya ve üne kavuşan bir ismin, beyaz camın büyüsünden uzak hala insan olunabileceğinin en iyi örneğini sergiledi.


Eskişehir´de bir üniversite öğrencisi... Radyo günlerini en azından otuzlu yaşlarda olan birçok kişi rahat hatırlar. Beyaz camın renklendiği, show dünyasının apartopar televizyona taşındığı dönemlerin yakışıklı prensi Beyazıt Öztürk, dün Show TV´de hayatına dair bilinmeyenleri anlattı. 


Acun Ilıcalı´nın hazırlayıp sunduğu "Var mısın Yok musuna" katılan Beyaz, yıllar önce Aktuel dergisinde kaleme aldığı "küvet macerasını" yarışmacıların yoğun ısrarı üzerine birkez daha anlattı. Kazanlı banyolardan, küvete geçiş hikayesini bazen hüzünlü bazende kahkahalar eşliğinde anlatan ünlü şovmen, seyircilerden büyük alkış topladı.


İşte Beyaz´ın anlattığı o ünlü küvet hikayesi;


Polat Rezidans´ta oturuyordum o zaman, Fulya´da. Hayatımda ilk kez duşlu bir eve gitmişim. Ben de o zamana kadar sürekli "kazanlı evlerde" oturduk biz. Oturduğumuz Polat Residans´ta bulunan evde akıllı binalardan. Yapıyorsun (parmağını şıkırtadıyor) ışıklar açılıyor, böyle geziyorsun yani.


"SEMERDE TAKSALAR KAFANIZ EĞİK"


Duş alıyorum, ilk defa da duş alıyorum yani. Ayakta duş alırken, kafam önde alıyorum böyle. Ya arkadaş Amerikan filmlerinde izliyorum hep böyle alıyorlar, kafa yukarıda yani. Çünkü biz banyo kazanlı evlerde büyüdüğümüz için; banyo kazanlı evlerde alttan kömür, odun atılır. Musluğu açarsınız bir taraftan da soğuk suyu koyar, kafana su dökersin. Sürekli döktüğünüz için kafanız eğik sürekli yıllardan beri. Yani o altın semerde taksalar kafanız sürekli eğik yani.
 
KÜVETLİ EVE HEVES ETTİM"

Hayatım boyunca da sürekli küvetli ev, küvetli ev dedim. Küçükken annem küvetli evlere götürürdü, öyle banyo duvarlarında şampuanlar, asılı birşeyler sürekli. Onun bende bir resmi vardır, özendim sürekli öyle bir resme.

BEYAZ PARAYA KAVUŞUYOR
İlk defa Kanal D´ye başladım. Bugünün parasıyla çok az bir paraya çalışıyorum gerçekten. Kanal D´de ilk kez bir sponsorum oldu. Bir sponsor geldi, ben çok sevindim. İlk kez para kazanacağım ve küvetli bir eve geçme şansım olacak. Toplantıya gittik, acayip sevinçliyim. Ortaköy´de bir toplantı. Uzunca bir masa ve takım elbiseli bir sürü işadamı oturuyor.
 

SEVİÇTEN UÇTUĞU AN!


Yanımda menejer bir hanımefendi kadını da yeni tanıyorum daha. Karşıda adamlar, "editöryum mu versek" gibi hiç anlamadım şeylerden bahsediyorlar. Ben içimden diyorum ki "ne verecekseniz verin", yani benim hayatımda bir kırılma noktası bu yani. Adamlar iki saat sonra, sizin için düşündüğümüz rakam belli dediler. Ne kadar dedim? Adam da üzgün söyledi böyle, 500 bin dolar dediler. Ben 500 bin dolar deyince içimden "adamlar nasıl bir para kazanıyor ki bana bu parayı veriyorlar. Hem de bunu bana üzüntüyü söylüyorlar" diye düşündüm. Ben sevinçten adama takım elbiseli adamlara "olur abi" demişim. Çünkü o "olur abinin altında" şu yatıyor:Abim be... Abim be..

"DEĞİŞSE PİSLEŞECEĞİM ADAMLA"

Neyse benim üstüm sevinmiyor ama, masanın altında midemde bir kedi yumak oynuyor yani. Neyse toplantıdan çıktık, kapıda nereye gidiyorsun dedi? Dedim ev alacağım. Daha para almadın nereye gidiyorsun dedi. Hayatımda şuna inanıyorum. Birgün birisi bana çıkıp, "Bi dakika yanlış yapmışız, o para öyle değilmiş" diyecek diye. Ben diyorum ki bu parayı benden isteyebilirler diye. Ben ev alayımda adam parayı isterse, pisleşeceğim. Yani diyeceğim ki zamanında söyleyecektiniz ben ev aldım ona... Allah Allah ben ev aldım ne yapayım diye pisleşeceğim.

Neyse Ortaköy´den Mecidiyeköy´e ev almaya gidiyorum. Arkadaş, Tarabya´ya git, Etiler´e git, Levent´e git niye Mecidiyeköy´e gidiyorsun. Çünkü Mecidiyeköy´de Kanal D binası var. Küçüklükten buyana hep okul eve yakın olsun, ev hastaneye yakın olsun gibi şeyler öğretilmiş.


ORTAKÖY´DEN MECİDİYEKÖY´E KOŞTUM!


Sevinçten, o kadar sevinçliyim ki param var ev alacağım diye. Sevinçten taksiyle gitmek yerine Ortaköy´den Mecidiyeköy´e koşarak gittim. Çünkü taksiye binsem, orada da koşacağım.

"PARAM VAR YA PAZARLIK YAPMADIM"


Gittim Mecidiyeköy´e Ortaklar caddesinde gidiyorum, daha ilk ev satılık yazıyor, o ev benim dedim. Ya arkadaş sana mı yazmışlar, birçok ev var. Girdim baktım dubleks bir ev, apartman ama dubleks. İki katında da küvet var. Dedim ki Beyazıt bu ev, Türkiye´de muhtemelen böyle bir tane daha ev yok. Yani bulmuşken al. Ev sahibini çağırdım, ne kadar dedim. İşte 220 bin dolar gibi birşey söyledi atıyorum. Ben de pazarlık yapmak istemiyorum param var ya. Pahalı değil ki dedim, 200 dedi hemen olur dedim.

"KIZ ZENGİN, MODOKOYA GİTİM"


Ben aldım evi annemin haberi yok.Dayayıp döşüyorum o zaman da böyle bir kız arkadaşım var zengindi. O beni böyle sürekli müthiş mağazalara götürüyor. Bir bakıyoruz 15 milyar felan koltuk. Ben ayıp olmasın diye söylemiyorum. Sonra da bütceyi dengelemek için ona haber vermeden MODOKO´ya gidiyorum.

"KÜVETLE İNSANI İLİŞKİ KURDUM"


Öyle bir ev yaptım ki görmen lazım. Anneme gösterdim daha sonra. Bir iki gün o küvete girmedim. Çünkü küvetle aramda, insani bir ilişki başladı. Yani küvete karşı tavrım var. Yani küvetin yanındayım elimi yıkıyorum, böyle bakıyorum. Bugüne kadar sen içine sokmadın, şimdi de ben içine girmiyorum kardeşim falan diye.
 

TÜM MASRAFLARINI ÖDEYECEK


Beyazıt Öztürk, bir inşaat işçisi olan Salih Gümüş´ün damar tıkanıklığı sorunu nedeniyle yürüyemeyen kızı Tuğba için yarıştı. Engelleri Kaldıralım Kampanyası çerçevesinde ameliyat olan ve yürümeye kısmen başlayan Tuğba´nın babası Salih Gümüş´ün 9 aydır işsiz olduğunu söyleyen Acun Ilıcalı, ailenin ciddi bir para sıkıntısı çektiğini anlattı. Beyaz, ekrana gelen Tuğba ve ailesinin fakirliğinden çok etkilendi. Beyaz, "Bu tablodan nasıl bir sonuç çıkarsa çıksın ben kendim Tuğba´nın hayatı boyunca bütün okul masraflarını üstlenmek istiyorum" diyerek büyük bir alkış aldı.
 

74 BİN TL´LİK TEKLİFİ KABUL ETTİ


Son dörde 500 bin, 30 bin, 750 TL ve 2 TL ile giren Beyaz´a Hamdi Bey´in teklifi tabloya göre oldukça cömertti. Beyaz, minik Tuğba için yarıştığı Var Mısın Yok Musun´da 74 bin TL´lik teklif aldı. Aileye de düşüncelerini soran Beyazıt Öztürk, onların da rızasıyla 74 bin TL´lik teklifi kabul etti. Devam etseydi son ikiye bir mavi ve 500 bin TL´lik kutuyla girecekti. Hamdi Bey´in teklifi de 106 bin TL olacaktı. Beyaz´ın kutusundan 2 TL çıkınca, aile için iyi bir teselli oldu.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

Tüm gelişmelerden haberdar olmak için Turkinfo Hollanda Haber'i:

Adreslerinden takip edin!