Bebekleri Ekrandan Uzak Tutun ve Onlara İyi Bir Örnek Olun
Bebeklerin bir telefon alıp siyah bir ekrana dokunmaya başlaması bazen sevimli görünse de aslında ebeveynlere de bir mesaj veriyor: "O cihazı bırakın ve bizimle ilgilenin." Dünya Sağlık Örgütü'ne (WHO) göre, iki yaş altındaki çocuklar ekrandan tamamen uzak tutulmalı.
Bebeklerin, ekranlar yerine insanlarla etkileşim kurmaya ihtiyaçları var. WHO, iki yaşından sonra ekran süresinin kademeli olarak artırılabileceğini, ancak iki ila beş yaş arası çocuklar için günlük sürenin bir saati geçmemesi gerektiğini söylüyor.
Buna rağmen, Netwerk Mediawijsheid'in yaptığı bir araştırmaya göre, dokuz aylık ile bir yaş arasındaki bebekler bile günlük ortalama bir buçuk saatini dijital medya ile geçiriyor. Dört ila altı yaş aralığında bu süre günde iki saati aşıyor. Yani birçok ebeveyn bu yönergelere uymuyor.
Çocuklar Ebeveynlerinden Gördüğünü Yapar
Bazı ebeveynler kurallara sıkı sıkıya bağlı olsa da, çocuklarının bir tablet veya telefon gördüklerinde hemen dokunmaya çalıştıklarını fark ettiklerinde şaşırabiliyorlar. Bunun sebebi, çocukların genelde ebeveynlerini taklit etmesi. Gelişim psikoloğu Steven Pont, çocukların çevrelerinde gördükleri davranışlara dayalı olarak hareket ettiklerini söylüyor.
Bu davranış, çocukların doğal öğrenme yöntemlerinden biri. Tilburg Üniversitesi’nden beyin araştırmacısı Marion van den Heuvel, çocukların ebeveynlerini gözlemleyerek kaşık tutmayı ya da tarak kullanmayı öğrendiğini belirtiyor. Ancak aynı zamanda çocuklar, ebeveynlerinin sürekli telefonlarıyla meşgul olduğunu gördüklerinde, bu cihazların önemli ve ilgi çekici olduğu mesajını alıyorlar.
İlk Yıllar Gelişim İçin Kritik Önemde
WHO’nun yönergelerinin arkasında güçlü bir bilimsel temel var. Hem Van den Heuvel hem de Pont, çocukların özellikle ilk iki yılında ekranlardan uzak tutulması gerektiğini vurguluyor. Bu dönem, çocukların beyin gelişimi açısından çevresel etkilerden en fazla etkilendikleri zaman. Ebeveynlerle kurulan bağlar ve aile içindeki ilişkiler bu süreçte büyük önem taşıyor.
Pont, bu konuda parkta sıkça karşılaşılan bir duruma dikkat çekiyor: Oyun oynayan çocuklar ve bir bankta telefonlarına dalmış ebeveynler. Ya da bebeğini emzirirken telefona bakan anneler. Bu gibi durumlarda çocuklar, ebeveynlerinin dikkatinin telefona kaydığını fark ediyor ve bu durum, onların ebeveynleriyle kurduğu ilişkiyi etkileyebiliyor.
Ekranlar Öğretici Olabilir mi?
Ekranların eğitim amaçlı kullanımı mümkün olsa da, sanal deneyimler gerçek dünyadaki deneyimlerin yerini tutamıyor. Örneğin, bir çocuğun sanal bloklarla oynaması, gerçek bloklarla oynadığı zaman kazandığı motor becerilerin gelişimini sağlayamıyor. Van den Heuvel, çocukların fiziksel dünyada bir şekli hissetme ve görselleştirme yeteneklerini geliştirmeleri gerektiğini belirtiyor.
Teknoloji Doğru Kullanılırsa Zararsız Olabilir
Sonuç olarak, ekranların kötü ya da zararlı olması şart değil; önemli olan nasıl kullanıldıkları. Çocukların dikkatini uzun süre ekrana odaklayan CoComelon gibi içerikler eleştiriliyor. Bunun yerine, çocukların ebeveynleriyle birlikte izlediği ve aktif şekilde katılım sağladığı içerikler tercih edilmeli.
Uzmanlar, ebeveynlerin de çocuklarına örnek olması gerektiğini vurguluyor. Telefon ve tabletleri sabahları okula gitmeden önce ve yemek saatlerinde kenara koymak, çocuklarla kaliteli zaman geçirmek açısından önemli.
©TURKİNFO.NL
FACEBOOK YORUMLAR