Alman ekonomisinin Türklere ihtiyacı var
Alman ekonomisinin Türklere ihtiyacı var
Son dönemde Almanya´da Türkler ve Müslümanlarla ilgili yoğun tartışmalar yaşanırken, ABD´nin en büyük iş dünyası dergisi BusinessWeek´te yayımlanan bir yazıda, yaşlanan ve azalan nüfusuyla Alman ekonomisinin ülkedeki bu en büyük etnik azınlığa fazlasıyla ihtiyacı olduğuna dikkat çekildi.
Avni Yerli ve iki kardeşi 1999 yılında Almanya´ın Coburg kentinde bilgisayar oyunları üzerine faaliyet gösteren Crytek adlı şirketi kurduklarında, Türkiye göçmeni olmalarının işlerini zorlaştıracağını düşünmüyorlardı.
Yerli kardeşler iyi eğitim almışlardı ve aile olarak da bir miktar para biriktirmeyi başarmışlardı. Projeleri için Alman sermaye girişimi şirketlerinden destek alamayan kardeşler, bu parayı o zaman kullanmaları gerektiğini anladı. Aile bireylerinin yan yana gelmesiyle 100 bin euro tutarında bir sermaye ortaya çıktı.
Yerli, Almanya´nın dijital anlamda ´durgun bir suya´ benzediğini bu nedenle başarıyı uluslararası alanda yakalamaya çalıştıklarını söylüyor.
Ancak Avni Yerli burada bir noktanın altını çiziyor ve Almanya´daki özel girişim sermayelerinden destek alamamalarında etnik kimliklerinin değil, aksine bu şirketlerin yapmaya çalıştıkları şeyi anlamamalarının etkili olduğunu belirtiyor.
Yerli kardeşler topladıkları aile sermayesiyle ilk bilgisayar oyunlarının temelinde yer alan CryENGINE adını verdikleri teknolojiyi geliştirdi ve pazarladı. İlk oyunları UbiSoft Entertainment şirketi tarafından desteklendi ve piyasaya sürüldü. 2006 yılında şirketlerini Frankfurt´a taşıyan Yerli kardeşler, firmalarını Almanya´nın en büyük video-oyun üreticisi haline getirmeyi başardı.
Şirketleri için Alman ya da Türk ayrımı yapmayan Avni Yerli, "En başından beri uluslararası kurum kültürüne sahip bir firma yaratmak istedik" diyor. Bugün, şirketin sahip olduğu İngiltere ve Güney Kore de dahil olmak üzere altı ülkedeki Crytek stüdyolarında 650 kişi istihdam ediliyor.
ALMANYA TÜRKLERDEN YARARLANMAK ZORUNDA
Yaklaşık 3 milyon Türk kökenli vatandaşa sahip olan Almanya´nın, azalan ve yaşlanan nüfusu nedeniyle bu en kalabalık etnik topluluğundan daha fazla yararlamak zorunda. Ancak bunun yerine, geçtiğimiz yaz ülkede özellikle Türk ve müslüman azınlıklara yönelik sert tartışmlar yaşandı.
Yaklaşık 40 yıldır devam eden Türkiye´den, Almanya´ya göç yavaş yavaş tersine dönüyor. Federal İstatistik Bürosu´nun verilerine göre 2009 yılında Türkiye´den bu ülkeye gelenlerin sayısı 30 bin olurken, yaklaşık 40 bin Türk Almanya´dan, anavatanına geri döndü. Bununla birlikte Almanya´yı terk eden ikinci kuşak Türkler hem iyi eğitim almış hem de kendi ayakları üzerinde durabilecek durumda.
Bugün Türk kökenli Alman vatandaşları arasıda politikadan, sanata, spordan, akademik hayata birçok alanda kendini kanıtlamış ve zirveye çıkmış isimler bulunuyor. Örneğin, Mesut Özil Güney Afrika´daki Dünya Kupası´nda Almanya adına gol atarken, ülkede kimse onun anne ve babasının anavatanının neresi olduğunu umursamıyordu. Aynı şekilde, annesi Türk olan Cem Özdemir´in 1994 yılında bir göçmen ailenin cocuğu olarak federal meclise seçilen ilk kişi olması ve şimdi de Yeşiller Partisi´nde lider olması da bir başka örnek.
Bu yazı Businessweek´te, "Turks in Germany Bridge Two Worlds as Anti-Immigrant Voices Rise" başlığıyla yayımlanan yazıdan derlenmiştir.
FACEBOOK YORUMLAR