AB'den Yeni Başlığa Onay

AB, Türkiye´nin üyelik müzakerelerinde ´bölgesel politika´ faslının açılmasını onayladı. 3 yıl aradan sonra Türkiye ile müzakereler yeniden hız kazanıyor.

Lüksemburg´da toplan AB Genel İşler Konseyi´nde Türkiye´yle müzakerelerde "bölgesel politika ve yapısal araçların koordinasyonu" başlığının açılmasına onay verildi. Başlığın açılması için düzenlenmesi gereken Hükümetler Arası Konferans (HAK) için 5 Kasım tarihi belirlendi.

GEZİ OLAYLARI ERTELETTİ

22 numaralı "Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu" başlığında müzakerelerin haziran ayında başlaması planlanmış, ancak Gezi olaylarında polisin göstericilere uyguladığı şiddet nedeniyle, Almanya´nın da aralarında olduğu bazı ülkeler başlığın açılmasına itiraz etmişti.

ALMANYA VE HOLLANDA´DAN YEŞİL IŞIK

25 Haziran´da yapılan AB dışişleri bakanları toplantısında, "bölgesel politika" başlığının resmi açılışının yapılacağı Hükümetler Arası Konferansın (HAK) toplanması kararı, Türkiye hakkında AB İlerleme Raporu´nun açıklanması sonrasına bırakılmış, bu konuda değerlendirme yapılacağı kaydedilmişti. Son olarak Almanya ve Hollanda´nın da yeşil ışık yakmasıyla yeni faslın açılması önünde bir engel kalmadı.

AB, RESMEN BİLDİRDİ

AB yetkilileri, Hükümetler Arası Konferansın 5 Kasım´da toplanmasının ve bölgesel politika faslının resmen açılmasının planladığını bildirdi. Bölgesel politikalar faslıyla birlikte Türkiye, AB sürecinde 35 başlıktan 14´ünde müzakerelere başlamış olacak. Türkiye´nin tam üyelik aşamasına gelebilmesi için farklı konuları kapsayan 35 müzakere başlığında AB politikaları ve standartlarına uyum sağlaması gerekiyor.

FÜLE´DEN TÜRKÇE AÇIKLAMA

AB Komisyonu´nun genişlemeden sorumlu üyesi Stefan Füle ise Türkçe olarak yaptığı yazılı açıklamada, kararı memnuniyetle karşıladığını bildirdi.

Füle, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: "Türkiye´de yakın dönemde meydana gelen gelişmeler AB´nin Türkiye ile birlikte bu alanlara daha fazla odaklanmasının ve Türkiye´deki reformlar için bir referans noktası olmaya devam etmesinin önemini vurgulamaktadır. Bu amaçla, katılım müzakerelerinin, AB´nin taahhütleri ve yerleşmiş koşulluluk ilkesi çerçevesinde, yeniden ivme kazanması gereklidir. Bugün alınan karar bu anlamda önemli bir adımdır.

Henüz geçen hafta yayımlanan raporumuzun, müzakerelerin başlamasından bu yana, Türkiye ile 14´üncü müzakere faslının açılması kararını hazırlayan sürece, doğru zamanda bir katkı sunmuş olmasından memnuniyet duyuyor ve başka fasılların da bunu takip etmesini umuyorum."