AB terör örgütlerini ayıran psikolojiden kurtulmalı

Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, AB'nin artık terör örgütlerini ayıran psikolojiden kurtulmak durumunda olduğunu söyledi.

Bakan Bozkır, Bükreş ziyaretini, Türkiye-AB ilişkilerini ve sığınmacı sorununu AA'ya değerlendirdi.

Büyükelçi olarak görev yaptığı Romanya'ya AB Bakanı olarak gelmekten büyük onur duyduğunu ifade eden Bozkır, Romanya'da çok büyük bir hüsnükabul gördüğüne değindi.

Bükreş'te Başbakan, Senato Başkanı, Meclis Başkanı, Dışişleri Bakanı ve AB Bakanı ile görüştüğünü anımsatan Bozkır, Türkiye için çok önemli konularda görüş alışverişi yapma imkanı bulduklarını anlattı.

Romanya Cumhurbaşkanı'nın gelecek ay Türkiye'yi ziyaret edeceğini, bu ziyaretin başarılı geçmesi için de ön hazırlıkları gerçekleştirmiş olduklarını aktaran Bozkır, aynı zamanda Romanya'da çok başarılı olan iş adamlarıyla da bir araya gelme fırsatı bulduğunu belirtti.

Romanya Türk İş Adamları Derneği ve MÜSİAD temsilciliği üyeleriyle ayrı ayrı bir araya gelerek üyelerin sorunlarını dinlediğini dile getiren Bozkır, "Bazılarını burada halledebilecek mekanizmalarımız var. Bazılarını da Türkiye'de ilgili bakan arkadaşlarımızla görüşeceğiz ve onlara yardımcı olacağız" dedi.

Romanya'da 17 bin Türk vatandaşının iş yaşamına katkı sağladığını ifade eden Bozkır, bunun önemli bir rakam olduğunu vurguladı.

Türkiye'nin Romanya'da 6 milyar dolar yatırımı ve 7 bin civarında Türklere ait iş yeri bulunduğunu anlatan Bozkır, bu iş yerlerinin Türkiye-Romanya ilişkilerine büyük katkı sağladıklarını kaydetti.

- Sığınmacı sorunu

Türkiye ile AB arasında sığınmacı sorunu konusunda yapılan anlaşmanın ne aşamada olduğu sorusu üzerine Bakan Bozkır, "29 Kasım AB-Türkiye zirvesi aslında Türkiye ile AB ilişkilerinin yeniden bir enerjiyle canlandırılması, senede iki defa zirveler yapılması, enerji, ekonomi ve siyasi bakımlardan üst düzey platformların canlandırılması, gümrük birliğinin güncellenmesi ve 150 milyar dolar olan ticaret hacmimizin 300 milyar dolara çıkarılması, Türk vatandaşlarına Schengen bölgesine girişte vizenin kaldırılmasını içeren, gerçekten çok önemli bir yeni platform oluşturdu" dedi.

Bu platformun içinde, yasa dışı göçle ve terörle mücadelenin de önemli bir boyut arz ettiğini söyleyen Bozkır, "Türkiye ve AB olarak illegal göçle mücadele konusunda çok önemli adımlar atıyoruz ve bundan sonra da atmaya devam edeceğiz" diye konuştu.

Hollanda'da yaptıkları temaslarda ve Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye ziyaretinde önemli kararlar alındığına işaret eden Bozkır, alınan önlemler sayesinde kasım-aralık aylarında günde 3 bin sayısına ulaşan Avrupa'ya giden yasa dışı göçmen sayısının günde 300'e düştüğünü kaydetti.

Avrupa'nın Türkiye'ye taahhüt ettiği 3 milyar avroluk katkının Türkiye'nin talep ettiği bir rakam olmadığına dikkati çeken Bozkır, bu paranın, Türkiye'nin misafir ettiği Suriyelilerin şartlarının iyileştirilmesi için kullanılacağını ve gelecek günlerde Türkiye'ye ulaşacağını vurguladı.

Bozkır, "Terörle mücadelede de Avrupa Birliği artık terör örgütlerini ayıran, bazılarını kendisine zarar vermediği ölçüde daha az terör örgütü gören, bazılarını da zarar verdiği için daha çok terör örgütü gören bir psikolojiden kurtulmak durumundadır" dedi.

Bakan Bozkır, AB-Türkiye ilişkileri ne kadar gelişirse, AB'nin, dünyanın ve Türkiye'nin bulunduğu bölgenin karşılaşmakta olduğu sorunlarla mücadelenin daha kolaylaşacağını dile getirdi.

- Halep'ten gelen sığınmacılar

Son günlerde Halep'ten gelen sığınmacıların Suriye'de karşılanmasına ilişkin soru üzerine Bozkır, sınıra gelen sığınmacıları Türkiye'nin alacağına dair AB'ye herhangi bir taahhüdünün söz konusu olamayacağını söyledi.

Türkiye'nin 2 milyon 630 bin Suriyeliyi misafir ettiğini anımsatan Bozkır, bunun Türkiye'nin insanlık adına gerçekleştirdiği bir davranış olduğunu belirtti.

Rusya ve Esed rejimi güçlerinin bombalamaları sonucu yeni bir göç eğilimi olduğuna işaret eden Bozkır, sınırlara yaklaşan bu insanlara Suriye sınırları içinde insani yardım yapıldığını anımsatarak şöyle devam etti:

"Bu göç dalgasının arkasında, bombalama devam ederse daha büyük bir göç dalgası yatıyor. Onun için öncelikli olarak bu bombaların durması ve Halep'in göçe mütemayil bir hale gelmekten çıkarılması ve ondan sonra da mevcut rakamlarla bu göçle mücadelenin sürdürülmesi önemlidir. Suriye sorunu çözülmediği takdirde, ne illegal göçle mücadele imkanı vardır ne de terörle mücadele imkanı vardır. Bunu da sanıyorum bütün batı dünyası, Avrupa Birliği, NATO, ABD gayet iyi anlamış vaziyette."

AB Bakanı Volkan Bozkır, Kilis'in Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilmesi olasılığı ile ilgili soru üzerine, "Kilis olsun, Türkiye'deki başka il ve ilçelerimiz olsun, gerçekten insanlık adına, göçmenlere sağlanan imkanlar bakımından bütün dünyanın takdirini kazanmış ve Nobel Ödülü verilecekse de en fazla bunu almaya layık olan konumdadır. Verilirse hak yerini bulmuş olur" diye konuştu.