Reklam
Reklam

Türkiye ve Hollanda bu infazları konuşuyor

Nişantaşı ve Sarıyer'deki kanlı infazların Hollanda bağlantılı mafya hesaplaşması olduğu konuşuluyor.

Türkiye ve Hollanda bu infazları konuşuyor
Editör: Turkinfo.nl
13 Aralık 1901 - 20:45
Reklam

Sarıyer ve Nişantaşı'nda yaşanan mafya infazlarının nedeni 

İstanbul'da Nişantaşı ve Sarıyer'de meydana gelen suikastların, Hollanda'da bir ayda yoğunlaşan "mafya hesaplaşması" ile bağlantılı olduğu iddia ediliyor.



Sarıyer'de lüks otomobili içinde saldırıya uğrayan Hollanda doğumlu Ali Ekber Akgün'ün, Amsterdam'daki yer altı örgütlenmesinin liderlerinden olduğu belirtiliyor.



Akgün, Hollanda'nın en ünlü organize suç örgütü davalarından birinin zanlısı olarak yargılanıyordu.



Hollanda basınına göre Akgün ile Nişantaşı'nda saldırı sonucu aracında öldürülen Vedat Şahin birbirlerini tanıyorlardı.



NEDENİ UYUŞTURUCU MU?

Hollanda Televizyonu NOS'un haberine göre, cinayetlerde "uyuşturucu ticareti" şüphesi bulunuyor.



Suikastları değerlendiren "Crimestie.nl" yayın yönetmeni Wim van de Pool'a göre Amsterdam Pasaj davasının baş sanığı Akgün ile Şahin'in öldürülmesi şaşırtıcı değil.



"Yer altı dünyası sınırda bitmiyor" diyen van de Pool, Türkiye kökenli Hollandalı suç örgütü üyelerinin her iki ülkede de kaldıklarını belirtiyor.



O İNFAZLARIN PERDE ARKASINDA NE VAR ?

Sarıyer ve Nişantaşı'nda yaşanan mafya infazlarının nedeni 10 yıllık kan davası çıktı



10 yıllık kan davası

Organize suç örgütlerinin en kanlı kavgası Sedat Şahin ve Hüseyin Saral grubu arasında yaşandı. 2004 yılında İstanbul’da başlayan hesaplaşma,İtalya’ya kadar uzandı. İlk çatışma, 4 Ekim 2004’te Kadıköy’deki bir döviz bürosunda yaşandı. Saral’ın adamı Mert Sarıyıldız ile Şahin’in yeğeni Zekeriya Kocaman’ı vurarak felç etti. Şahin bu olayın intikamını 31 Ocak 2005 günü Roma’da aldı. 

Hüseyin Saral, sokak ortasında öldürüldü. Ardından İstanbul VatanCaddesi’nde bir galeri kana bulandı. Bir avukat, bürosunda vuruldu.Beşiktaş’taki bir nargile salonu kurşunlandı. İki grup arasında çıkan çatışmalarda 14 kişi öldü, 1 kişi felç oldu, 3 kişi yaralandı, çok sayıda kişi gözaltına alındı. 

 

‘Kimyasal Ali’ diye anılıyor, esrar kafeleri işletiyordu!

 

Polisin edindiği bilgilere göre, Hollanda’da uyuşturucu işindeki namı nedeniyle ‘kimyasal Ali’ olarak anılan ve adli makamlar tarafından aranan Ali Ekber Akgün, geçtiğimiz günlerde Dubai üzerinden Türkiye’ye kaçtı. Akgün’ün Hollanda‘nın yer altı dünyasının en ünlü isimlerinden biri olan Dino Soerel’in çetesinin ölüm listesinde olduğu bilgilerine de ulaşıldı.

 

‘Ortağını dolandırdı’

 

Polis, Akgün’ün husumetlerinin Hollanda bağlantılı olması üzerine azmettiricinin de orada olma ihtimalinin yüksek olduğunu düşünüyor. Yapılan incelemelerde Akgün’ün Hollanda’da esrar satışının serbest olduğu birçok kafenin işletmesini yaptığı tespit edildi. Akgün’ün bu işleri birlikte yürüttüğü ortağı ile arasında 4 milyon euro’luk bir alacak verecek meselesi olduğu da öne sürüldü. Öte yandan Hollanda’da Türkiyemspor takımında bir süre futbol oynadıktan sonra yöneticilik yaptığı, oynadığı dönemde anlaşmazlık yaşadığı kulüp başkanı Nedim İmaç’ı tehdit ettiği belirtildi. Türkiyemspor’da 16 yıl başkanlık yapan İmaç’ın 2007 yılında Amsterdam’da kimliği belirsiz kişiler tarafından başından üç kurşunla vurularak öldürülmesiyle ilgili de Akgün bir numaralı şüpheli olarak yargılandı. Akgün’ün ortağına payını vermeden kaçırdığı parayı da yine bu kulüp üzerinden Türkiye’ye kaçırdığı iddia ediliyor. 

 

İki cinayetten yargılanıyor

 

Akgün’ün, Hollanda’da 2005 yılında yer altı dünyasından Kees Houtman ve 2006 yılında Thomas Van Der Bijl’in cinayetiyle ilgili yargılandığı da ortaya çıktı. Akgün’ün İstanbul’daki hesaplaşmaların da bir numaralı isimlerinden. Adının geçtiği Vaniköy Baskını uzun süre konuşulmuştu. Kanlı çatışma, 9 yıl önce Hollanda’ya gönderilen 5 milyon dolarlık bir uyuşturucu sevkiyatının ardından ortak iş yapan iki çete arasındaki hesaplaşma yüzünden çıkmıştı. Polis 2005’ten beri iki çeteye “Son Nokta” ve “Nemrut” adıyla operasyonlar düzenledi. Dün öldürülen Akgün’ün adı bu iki operasyondan sonra daha da sık anılmıştı. 

 

 Sarıyer Nişantaşı bağlantısı

 

Polisin Ali Ekber Akgün ve Vedat Şahin cinayetlerinin bağlantılı olduğu yönünde de çalışma yaptığı ortaya çıktı. Edinilen bilgilere göre polis iki iddia üzerinde duruyor: 

 

İddia 1: Vedat Şahin öldürülen Ali Ekber Akgün’ün korumalığını yapıyordu. Yüksek meblağda paraya sahip olan Akgün’e bu zamana kadar kimsenin dokunamamasının nedeni de Şahin’in koruması altında olmasıydı. Saral çetesi de bundan haberdardı. Önce Akgün’ü, ardından Şahin’i öldürdü. 

 

İddia 2: İkinci ihtimal ise Vedat Şahin’in 4 milyon euro’nun peşinde olduğu yönünde. Buna göre Şahin, Akgün’ün parayla Türkiye’ye geldiğini öğrendi. Sarıyer’de Akgün’ü vurdurtup parayı aldı. Ancak Akgün‘ü Saral çetesi koruyordu. Bu nedenle Şahin, Sarallar’ın hedefi oldu.



Van de Pool'a göre Hollanda'da satılan eroinin neredeyse tamamı Türkiye'den geliyor. Bunun için İstanbul, bulunulması gereken bir kent.



Van de Pool, İran'dan İstanbul'a gelen uyuşturucu, kamyonlarla Hollanda'ya taşındığını anlatıyor. "Eğer bu konuda burada bir kavga varsa Türkiye'de de savaş halinde olmaları normal" diyor.



‘SES GETİRECEK NOEL’

Van de Pool kaynaklarından, "ses getiren bir Noel yaşanacağını" duyduğunu anlatıyor. Önce önemsememiş. Ancak İstanbul'daki infazlar bunu doğrulamış. Bir avukat kaynağının, daha fazla infaz yaşanacağını söylediğini aktarıyor.



Hollanda'da yayın yapan bir Türk haber sitesine göre de Ali Ekber Akgün ile Vedat Şahin birbirini tanıyordu. Siteye göre, İstanbul'da öldürülen iki isim daha önce Amsterdam'da bulundular ve tanışıyorlardı.



Ali Ekber Akgün, Hollanda yer altı dünyasının önde gelen isimlerinden olan Kees Houtman'ın öldürüldüğü "Pasaj davasının" baş zanlısıydı.



Hollanda'nın Alkmaar kentinde doğan Akgün, gençliğinde Amsterdam Türkiyemspor kulübünde futbol oynadı. Kulübün uyuşturucu ticareti ile suçlanan başkanı Nedim İmaç, 2007'de öldürüldü.



‘EMRİ AKGÜN VERDİ’ İDDİASI

Davanın tanıklarından Peter la S.'ye göre İmaç'ın infaz emrini veren kişi Ali Ekber Akgün'dü. La S., Akgün'ün Amsterdam yer altı dünyasındaki suikastlar için emir veren kişi olduğunu öne sürdü.



Tanık, Akgün'ün yer alt dünyasının tanınmış isimlerinden Kees Houtman ile Thomas van der Bijl'ın da ölüm emrini verdiğini anlattı. Savcı, Houtman'ın öldürüldüğü pasaj davası kapsamında Akgün'ün ömür boyu hapsini istedi.



Ancak 2 yıl önce mahkeme tanık Peter la S.'nin ifadesini yetersiz bularak, Akgün'ün tutuksuz yargılanmasına karar verdi.



DUBAİ’YE TAŞINACAKTI

2012 yılında Noel öncesi serbest kalan Akgün İstanbul'a yerleşti. Hollanda basınına göre lüks bir hayat süren Akgün İstanbul'da 6 milyon euroya villa satın aldı. Basına göre Akgün, Bentley ve Ferrari dahil çok sayıda lüks araçtan oluşan bir filoya sahipti.



Hollanda Televizyonu'na göre Akgün, bir süre önce Dubai'ye taşınmaya karar verdi. Dubai'ye silah ithalatı zor olduğu için, silahlı saldırı riskini en aza indirmeye çalışıyordu.



Ancak geçen ay yapılan pasaj davası duruşmasında Akgün yeniden savcılığın dikkatini çekti. Tanık Fred Ros, Houtman cinayetinin emrini Akgün'ün verdiğini söyledi.



Basına göre Hollanda, Akgün'ün Türkiye ya da Dubai makamlarınca tutuklanması beklentisi içindeydi.



‘MAFYA HESAPLAŞMASI SÜRECEK’

Hollanda Televizyonu'na göre Akgün'ün en önemli düşmanlarından biri uyuşturucu ticareti ile suçlanan Türk kökenli Atilla Öner'di.



Amsterdam'da Aralık ayı başında yaşanan infazlar sırasında Atilla Öner adı da gündeme gelmişti. Savcılık, bir suç örgütü liderinin sevgilisinin öldürülmesiyle başlayan ve Hollanda'nın değişik kentlerinde süren cinayetlerin, "yer altı dünyası hesaplaşması" olduğunu açıklamıştı.



Bu cinayetlerle bağlantısı olduğu düşünülen ve 9 Aralık'ta Amsterdam'da yaşanan saldırıda 25 yaşındaki Murat Hüseyin Garki öldürüldü. Garki'nin, Atilla Öner'in çocukluk arkadaşı olduğu ve aynı davada yargılandığı belirtiliyor.



Savcılık kaynakları, yer altı dünyasındaki hesaplaşmanın devam edeceğini düşünüyor.



 



FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum